En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
Top 5000 » that's- You really have to love the work. You can't look for stardom. That's a by-product.
Donna Mills İşi gerçekten sevmelisin. Yıldızlık arayamazsın. O bir yan üründür. 18.06.2010 onr - ?eviren: derya !- You could do anything you like. The more fantastic, the better. That's what people want: fantasy.
İstediğin her şeyi yapabilirsin. Ne kadar fantastik, o kadar iyi. İnsanlar da bunu istiyor zaten: fantazi. - Wow. He's amazing.
That's our guy. İnanılmazdı.
Tam aradığımız adam. - How'd you know that's the song she wants for our first dance?
İlk dansımız için bu şarkıyı
istediğini nereden biliyorsun? - Well, that's an interesting question.
I have a unique problem. İlginç bir soru.
Benim sorunum eşine az rastlanır cinsten. - That's all I need. Now shut up.
İhtiyacım olan bu. Şimdi kes sesini.
- I have business that's important with
Hyman Roth. I don't want it disturbed. Hyman Roth ile önemli bir işim var,
bozulmasını istemiyorum. - That's not complicated.
Hiç te karmaşık değil.
- Hey. Come on, it's $1 82 there. I don't think that's anything to sneeze at.
Hey. Hadi ama, orada 182 dolar var. Yabana atılacak bir miktar değil.
- I don't feel I have to wipe everybody
out, Tom. Just my enemies, that's all. Herkesi silmek zorunda değilim, Tom.
Sadece düşmanlarımı, hepsi bu. - ve always known that's a
factor, but what are youonna do? Her zaman bunun bir etken olacağını
düşündüm ama elden ne gelir? - The one tool that's guaranteed to
drive any woman out of your house. Her hangi bir kadını bu evden
kaçırması garanti olan alet. - No. There's no time for folding, no time for folding. I think that's it.
Hayır. Katlamaya zaman yok, katlamaya zaman yok. Sanırım bu kadar.
- No. That's no reason to kill yourself.
Hayır. Bu kendini öldürmen için bir sbep değil.
- No. And that's what scares me.
Hayır. Beni korkutan da bu.
- No, that's my neighbor. He's not quite himself.
Hayır, o benim komşum. Pek kendinde değil.
- No, that's the rule. It's optional.
Hayır, kural böyle. İsteğe bağlı.
- No, that's not what I'm saying at all.
Hayır, hiç öyle demek istemedim. - No, that's not what I said.
That's what you're saying. Hayır, dediğim şey o değildi.
Bunu sen söylüyorsun. - No, that's too much money to borrow.
Hayır, bu çok para, bunu ödeyemem.
5,047 c?mle
|