go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 833 kişi  16 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

fight

f. dövüşmek
i. mücâdele, kavga
  • This is a military compound. We fight and shoot here. There's no room for civilians or queer fish like you.
    Burası askeri bir tesis. Burada savaşıyoruz ve atış yapıyoruz. Senin gibi sivillere ya da hanım evlatlarına burada yer yok.
  • You're not gonna get away with this. I'll fight this.
    Bunu yanına bırakmayacağım. Bununla savaşacağım.

  • Is this your goat? Did they really fight like tigers?
    Bu senin keçin mi? Gerçekten de kaplanlar gibi mi dövüştüler?
  • In this case, we'll fight a duel. Andrey, he has a revolver.
    Bu durumda biz bir duelloda savaşacağız. Andrey, onun bir tüfeği var.
  • These parts are foreign to us and covered with darkness. It will be easier to fight on our side.
    Bu bölgeler bize yabancı ve kapkara. Kendi cephemizde mücadele etmek daha kolay olacaktır.
  • You know, we never had one fight before this deal.
    Bu anlaşmadan önce hiç kavga etmemiştik.

  • This ain't fair, Tetsuo. Fight with your bare hands!
    Bu adil değil Tetsuo
    Çıplak ellerinle dövüş!
  • Look at the divorce rate. Men and women fight for their lives
    Boşanma oranlarına bir bak. Kadınlar ve erkekler hayatları için savaşıyorlar.
  • Look at the divorce rate. Men and women fight for their lives.
    Boşanma oranlarına bak. Erkekler ve kadınlar kendi hayatları için uğraşıyorlar.
  • ln my opinion we should fight -- demand an answer to your question -- right in the court.
    Bence, savaşmalıyız — soruna bir cevap istemeliyiz — tam mahkemede.
  • I think Democrats are right. We fight for the American dream, for the environment, for privacy rights, a woman's right to choose, a good public education system.
    Barbara Boxer
    Bence Demokratlar haklı. Amerikan rüyası için, çevre için, gizlilik hakları için, kadının seçme hakkı için, iyi bir eğitim sistemi için savaşıyoruz.
  • Listen, Kramer, I'm sorry about that whole fight we had about you having my apartment keys and everything.
    Bak Kramer. Dairemin anahtarlarıve diğer şeylerle ilgili çıkan tartışmalar için gerçekten özür dilerim.

  • Well, it's not a job,|it's more like an adventure - A chance to fight the bad guys.
    Aslında tam olarak bir iş sayılmaz.Daha çok kötü adamlarla mücadele edebileceğin riskli bir durum desek doğru olur.
  • America does not fight for land, glory or riches.
    Virginia Foxx
    Amerika toprak,ihtişam yada zenginlik için savaşmaz.
  • - What is there to fight for? Life is a beautiful, magnificent thing. Even to a jellyfish. You have your art, your dancing!
    - But I can't dance without legs!
    - Savaşmak ne diye? Hayat güzel, muhteşem bir şey. Bir deniz anası için bile. Sanatın var, dansın var.
    - Ama bacaklarım olmadan dans edemem.
  • - What do you have to be mad about? I understand it must have been hard for you when I left. But you didn't put up a fight.
    - What kind of fight was I supposed to put up?
    - Ne için kızmak zorundasın? Gittiğimde herşey senin için zor olmuş olmalı, anlıyorum. Ama kavga çıkartmadın?
    - Ne tür bir kavga çıkartmam gerekirdi?
  • - The victim was paralyzed.. couldn't fight back. Kevin Marcus puts the rope around his neck, makes a slip knot. And ties off the other end on the truss even though there is no way he could have reached it.
    - Kurban paralize olmuş... karşılık verememiş. Kevin Marcus ipi boynuna geçirmiş, iki düğüm atmış. Ve yetişmesi hiç bir şekilde mümkün olmadığı halde diğer ucunu kirişe bağlamış.
  • - Bravo! She won. Anna is great! Anna Anna, don't misunderstand that, the kisses mean nothing. We just want to excite you to make you fight better
    - Bravo! Kazandı. Anna bir harika! Anna Anna yanlış anlama! Öpücüklerin bir anlamı yok. Sadece daha iyi dövüşmen için seni heyecanlandırmak istedik.
  • - He hit me with his fist. He hit me again and I didn't fight anymore. I must have been only half-conscious.
    - Bana yumruk attı. Tekrar vurdu bana ve ben daha fazla karşılık veremedim. Yarı baygındım sanırım.
  • - Actually, that was for Jackie. We've wanted a fight in our own back yard. You're one of the few women having any success in this, what's it take?
    - Hard work and thick skin. A great boxer don't hurt either.
    - Aslında, bu Jackie içindi. Kendi arka bahçemizde bir karşılaşma istemiştik. Bunda başarılı olan ender kadınlardan birisin, ne sayesinde?
    - Sıkı çalışma ve kalın bir deri. Bir de iyi boksör can da acıtmaz.

757 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024