go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 593 kişi  28 Mar 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

traffic

f. değiş tokuş etmek
i. trafik, gidiş geliş
  • I'm sorry you got stuck in that big traffic jam out there today
    Üzgünüm, bugün o koca trafik sıkışıklığında tıkanıp kaldın.
  • All major cities have traffic problems.
    Tüm büyük şehirlerin trafik sorunu vardır.

  • That it's a lonely place even when you're stuck in traffic on the freeway?
    Trafik sıkışıklığında bile kendimi yalnız hissettiğimi mi?

  • Well, there is traffic.
    Trafiğe takılmış olmalı.

  • Traffic moves slowly downtown and parking costs are extremely high.
    Şehir içinde trafik yavaş ilerler ve park ücretleri aşırı yüksektir.

  • They sentence you to 100 hours of traffic.
    Sizi 100 saat boyunca trafik ile cezalandırıyorlar.

  • Reagan fired 11,345 striking air traffic controllers who had ignored his order to return to work.
    Reagan, 11.345 hava trafiği kontrölörünü, işe dön emrini dikkate almamaları nedeniyle işten çıkardı.
  • The Planning Department wanted to change the traffic system, so they conducted a traffic survey.
    Planlama Departmanı trafik sistemini değiştirmek istiyordu, bu nedenle bir trafik anketi yaptılar.

  • l prefer the smell of hot-dog to exhaust fume in a Sunday afternoon traffic jam.
    Pazar öğleden sonrası tıkanan trafikte egzos kokularındansa sıcak bir hot-dog kokusunu duymayı tercih ederim.
  • He's probably caught in traffic.
    Muhtemelen trafiğe yakalanmıştır.

  • The beauty of twin towers in ?stanbul enthralled me very much.
    I was enthralled by the story of that poor woman a lot,She had lost all her family in a traffic accident.
    İstanbuldaki ikiz kulelerin güzelliği ben çok etkiledi.
    Şu zavallı kadının hikayesinden çok etkilendim,Bir trafik kazasında bütün ailesini kaybetmiş.
  • Turn right at the first traffic light.
    İlk trafik ışığından sağa dönün.

  • He's going to traffic school, anyway.
    Herhalükârda trafik okuluna gidecek.

  • If there's no traffic.
    Eğer trafik olmazsa.

  • If the air traffic controllers do not report for work within 48 hours, they have forfeited their jobs
    Eğer trafik kontrolörleri 48 saat içinde durumu rapor etmezlerse, işlerini kaybedekler.
  • So we make an exclusive road just for them. Very interesting! It would be great if there were traffic lights.
    Demek sadece onlar için özel bir yol yaptık. Çok ilginç! Trafik ışıkları olsaydı müthiş olurdu.
  • Delhi air traffic is on indefinite strike. This is the last flight that's been allowed to land.
    Delhi hava trafiği süresiz grev yapıyor. Bu inişine izin verilen son uçuştu.
  • The punishment should be, instead of traffic school or traffic court, just traffic.
    Ceza aslında trafik okulu ve trafik mahkemeleri yerine sadece trafik olmalı.

  • I did run into a lot of traffic in the town this afternoon.
    Bugün öğleden sonra kasabada yoğun bir trafiğe takıldım.
  • This guy goes to traffic school every day, no matter how he drives.
    Bu adam, nasıl araba kullanırsa kullansın, trafik okuluna gidecek.


84 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024