go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 941 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

stuff

f. doldurmak
i. şey, eşya
  • Yeah, I still read a lot.
    I get good stuff in there.
    Evet, hala çok okurum.
    İyi şeyler öğreniyorum.
  • I don't know why I left that stuff over there."
    Eşyalarımı neden orada bıraktığımı bilemiyorum."

  • I'm sure he does plenty of stuff in there alone.
    Eminim orada yalnız başına pek çok şey yapıyordur.

  • You got to learn to like them, if you're going to eat with me Don't you dare throw them up in here Or I'll get Spangler to stuff them back down your throat
    Eğer benimle yemek yiyeceksen, onları sevmeyi öğrenmek zorundasın. Onları buraya fırlatmaya asla cesaret etme. Yada Spangler’a onları boğazına dizmesini söylerim.
  • l bought some good stuff yesterday:that will get you...
    Dün iyi birşeyler aldım, hoşuna gidecek...
  • 'cause I'm gonna do some
    real freaky stuff here.
    Çünkü gerçekten acayip
    şeyler yapacağım.
  • This stuff on top is my friend's.
    Bu üsttekiler arkadaşımın.

  • This stuff is expensive. My pay can't possible keep up with inflation.
    Bu şey oldukça pahalı. Benim maaşım enflasyona ayak uyduramaz.
  • This sick stuff is not what I signed on for.
    Bu hastalık meselesi kontratıma dahil değil.

  • His boxing skills are unknown,but this is the stuff of fairy tales.
    Boks yapma becerileri bilinmiyor ana bu perili hikaye safsatasıdır.

















  • We're just a couple of users. We never sold the stuff.
    Bir kaç kullanıcıdan başka bir şey değiliz. Bunu hiç satmadık.

  • You know, mostly front office stuff.
    Bilirsin, genellikle masa başı işleri

  • I have other stuff.
    Başka malzemelerim de var.

  • I came to pick up some stuff for Alan.
    Alan'ın birkaç eşyasını almaya geldim.

  • Oh, that's a novel idea. Let's stuff ourselves to death. Imagine the headlines 'Whales beach themselves in the outback'.
    Acayip bir fikir bu. Hadi patlayıncaya dek tıkınalım. Manşetleri bir düşünün “Şehrin uzak kıyısında balinalar sahile vurdu.”
  • there might be some
    fun stuff down there.
    ...şeyler yapabiliriz.
  • I reset all your radio stations
    to good stuff.
    ...bütün kayıtlı radyoları daha
    güzelleriyle değiştirdim.
  • I thought I had more stuff than her.
    ...benim malımın ondan
    çok olduğunu sanıyordum.
  • - We have quite a meal here for you: bacon and eggs,.. ..porridge, orange juice and toast and jam
    - Good stuff there.
    - You eat it up, and I'll be back for the dishes when you finish.
    - Senin için harika bir yemek hazırladık: domuz salamı, yumurta... yulaf ezmesi, portakal suyu ve reçelli tost ekmeği.
    - Harika bunlar.
    - Sen yemene bak, bitirdiğinde bulaşıklar için gelirim.
  • - We have quite a meal here for you: bacon and eggs,.. ..porridge, orange juice and toast and jam
    - Good stuff there.
    - You eat it up, and I'll be back for the dishes when you finish.
    - Senin için harika bir yemek hazırladık: domuz salamı, yumurta... yulaf ezmesi, portakal suyu ve reçelli tost ekmeği.
    - Harika bunlar.
    - Sen yemene bak, bitirdiğinde bulaşıklar için gelirim.

790 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024