You're a painter and you want people to see what you've painted. I want that too. Give me an opportunity to provide a decent show at a decent gallery.
Sen bir ressamsın ve resmettiklerini insanların görmelerini istiyorsun. Ben de bunu istiyorum. Nezih bir galeride nezih bir sergi yapmam için bana bir şans ver.
I didn't need clothes. I was allowed the opportunity to act out moments you don't get the opportunity to experience in your own life, let alone as a character in a film. I didn't feel naked. Marguerite Moreau
Kıyafetlere ihtiyacım yoktu. Kendi hayatınızda, hatta filmde karakter olarak bile tecrübe etme fırsatınızın olamayacağı anları sahneleme fırsatım oldu. Kendimi çıplak hissetmedim.
I sensed a documentary opportunity too good to pass up But my faithful cameraman, Dave, and I got more than we expected. A lot more...
Kaçırılamayacak kadar iyi bir belgesel fırsatı olduğunu sezinledim. Ancak sadık kameramanım Dave ve ben beklediğimizden daha fazlasını elde ettik. Hem de çok daha fazlasını...
I've underlined a wonderful phrase here. Listen it.. "Never think of failure as failure,......think of it as an opportunity to change your course."-
Burada harika bir deyişin altını çizdim. Bir dinle, "Asla bir başarısızlığı başarısızlık olarak düşünme,.... bunu yönünü değiştirecek bir fırsat olarak düşün."
One can't write without having read - you have to read before beginning to write - and universities offer a very good opportunity to read. Nathalie Sarraute
I think the federal government really should be supporting Louisiana and ensuring that every person from that area has an opportunity to vote on what will occur in the area. Stephanie Tubbs Jones
But the truth of the matter is that there is there is an opportunity for them to participate in the economic and political future of the country and certainly in the security life of the country. John Abizaid
