En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
 f. makine ile yapmak
i. makine, mekanizma  And that is something no machine has ever done until you. I thought I was one of a kind.
 Ve bu sana kadar hiçbir makinenin asla meydana getirmemiş olduğu bir şey. Türünün tek örneği olduğumu sanıyordum.
- The application should be able to roll back the install at failure and restore the machine to its previous state.
Uygulama, eğer başarısız olursa yükleme işlemini geri alabilmeli ve makineyi eski durumuna döndürebilmelidir
- Her machine broke, and she's been using her old machine.
Telesekreteri kırılmış ve eskisini kullanmak zorunda kalmış.
 - I'll have to charge you for another machine.
Senden o makinenin de parasını alırım.
- It's a very modern machine that transmits pages over the telephone. It only takes 18 minutes a page.
Sayfaları telefon üzerinden ileten çok modern bir makine. Sayfası sadece on sekiz dakika alıyor.
- We're just gonna put a little concrete in the washing machine.
Sadece makineye biraz çimento koyacağız.
- His assistant, Boris, is going to try the machine for the first time.
Onun asistanı, Boris, ilk defa makineyi deneyecek.
- Could I get it done in a separate machine?
Onlar? ayr? bir makinede yaptirabilir miyim?
- l gave her an ultimatum, and there's nothing l can do. lt's a machine.
On ultimatom verdim, ve yapabilecek bişey yok. Hepsi kayıtlı.
- He has just designed a new machine.
O yeni bir makine tasarladı.
- The men behind those machine guns are fanatics. They"ll die at their posts, some chained to their weapons, rather than surrender
O makineli tüfeklerin arkasındaki adamlar fanatikler. Teslim olmaktansa, bazıları silahlarına zincirlenmiş bir halde, görev yerlerinde ölecekler. - You still have a fax machine?
Hâlâ faks makinen var mı?
- I know a lovely little out-of-the-way restaurant in a former sewing machine factory. It's called Brasserie Al Pontile
Eski bir dikiş makinesi fabrikasında bulunan sevimli ve farklı bir restoran biliyorum. Adı da Brasserie Al Pontile. - He thinks if he goes through real slow, the machine won't detect him.
Eğer yavaş hareket ederse, makine onu tespit edemez sanıyor.
- It's not gonna help either one of us if the doomsday machine goes off, is it?
Eğer kiyamet günü makinesi durursa hiçbirimize yardımı dokunmayacak değil mi? - And if this machine really does fold space, we could be literately anywhere.
Eğer bu makine uzayı katlayabiliyorsa, kelimenin tam anlamıyla herhangi bir yerde olabiliriz. - There's no team and no machine in the world that could cut to this depth in 24 hours.
Dünyada bu derinliğe 24 saatte ulaşabilecek hiçbir takım ve hiçbir araç yoktur. - Listen, would you mind recording my answering machine message for me?
Dinle, telesekreterime cevaplama kayıdı yapar mısın?
- What did we figure the damage on that machine would be?
Çamaşır makinesine verdiğimiz hasar ne kadar tutar?
- It demonstrates precisely how time travel can be misused and why the time machine must be destroyed.
Bu, zaman yolculuğun nasıl kötü amaçlar için kullanılacağı ve neden zaman makinesinin yok edilmesi gerektiğini tam olarak gösteriyor.
200 c?mle
|
