go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1004 kişi  09 Ekm 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

busy

s. meşgul, işlek
  • I have been too busy to think of food, and I am likely to be busier still this evening.
    Yiyeceği düşünemeyecek kadar çok meşgulüm,muhtemelen bu akşam da dahada meşgul olacağım.
  • And Elaine is gonna keep him busy.
    Ve Elaine onu oyalayacak.

  • After you change, if you're not busy elsewhere, we could have supper.
    Üzerini değiştikten sonra, eğer başka yerde işin yoksa, beraber akşam yemeği yiyebilirdik.
  • How was the flight over?
    Oh, the flight? Goodness...I guess I was so busy reading I didn't really notice
    Uçuş nasıldı?
    Ha, uçuş mu? Tanrım...Sanırım okumaya o kadar dalmışım ki fark etmedim bile.
  • Oh, yeah. I'm really sorry about that.
    I kind of got busy.
    Tamam. Gerçekten çok özür dilerim.
    Biraz meşguldüm.

  • You keep him busy.
    Sen onu oyala.

  • l'll keep her busy.
    Onu oyalarım.

  • Get busy living, or get busy dying.
    Stephen King
    Meşgul yaşa yoksa meşgul ölürsün.
  • You certainly have a busy and interesting life, Mrs. Vandergilt.
    Kesinlikle yoğun ve ilginç bir hayatınız var, Bayan Vandergilt.

  • It wasn’t a busy town and there wasn’t much work.
    İşlek bir kasaba değildi ve çok iş olmuyordu.

  • Well, the doctor must be busy.
    Herhalde doktor biraz meşgul.

  • I was thinking, if you're not too busy, maybe we can get together, have a drink or something?
    Düşümdüm de,eğer vaktin varsa, belki görüşebiliriz, bir şeyle içeriz falan.

  • A charming woman is a busy woman.
    Loretta Young
    Çekici bir kadın meşgul bir kadındır.
  • I shall be busy this afternoon, and shall probably return to London by the evening train.
    Bu öğleden sonra meşgul olacağım ve muhtemelen akşam treniyle Londra'ya geri döneceğim.
  • I'm busy tonight I have to practice my violin.
    Bu akşam meşgulüm. Keman çalışması yapacağım.
  • l got one problem. You're keeping her busy in the other room.
    Bir sorunum var. Onu diğer odada oyalayacaksın.

  • In fact, if George and I weren't so busy working, I'd do it myself.
    Aslında George ile senaryo üzerinde çalışıyor olmasaydık onu kendim kovardım.

  • Oh, no, I've been kind of busy, that's all.
    Ah, hayır, sadece biraz meşguldüm, hepsi bu.

  • ...and I'll come by, and while you're keeping him busy...
    ...arkasından ben geleceğim, sen onu oyalarken ben de...

  • -They want to talk with you.
    -Tell them I'm busy .
    -They said it was urgent.
    -Tell them I'm out running.
    -Seninle konuşmak istiyorlar
    -Meşgul olduğumu söyle.
    -Acil olduğunu söylediler.
    -Koşuda olduğumu söyle.

213 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024