go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1500 kişi  14 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

a

i. lâ [müz.], pek iyi
  • Then, take a series of buses.
    O halde, bir kaç otobüs değiştir.

  • So we have to figure out a way
    to get him to come out.
    O hâlde onun dışarı çıkması için
    bir yol bulmalıyız.
  • I was very upset that day because I could never become a banker.
    O gün çok üzgündüm, çünkü hiç bir zaman bankacı olamamıştım.

  • We have him under observation.Colonel, you must take a look at this data!
    O gözlemimiz altında, albayım.Bu veriye bir göz atmalısınız.
  • You're just jealous
    because he's a real man!
    O gerçek bir erkek olduğu için
    onu kıskanıyorsun!
  • I don't think that movie
    is a good example.
    O filmin iyi bir örnek olduğunu
    düşünmüyorum.
  • I need o lot of money to buy that house,the money you gonna give me a drop in the bucket.
    O evi almak için çok paraya ihtiyacım var,senin bana vereceğin para devede kulak.
  • He’s been a Congressman for four years.
    O dört yıldır bir Kongre üyesidir.

  • He's a sloppy man.
    And sloppy men make mistakes.
    O dikkatsiz bir adam ve
    dikkatsiz adamlar hata yapar.

  • After the dance we saw a lot of each other.
    O danstan sonra birbirimizle çok görüştük.
  • And then it's just a couple
    of weeks and then I'll be home.
    O da zaten iki hafta sürüyor,
    sonra da eve döneceğim.
  • she is a very fussy customer.
    O çok zor beğenen bir müşteri.
  • That's not a very friendly gesture.-
    I've told you not to come here.
    Things didn't go too well today.
    o çok dostça bir jest değildi
    sana buraya gelmemeni söylemiştim
    bugün işler çok iyi gitmedi
  • That kid...
    A very very cute prank.
    O çocuk...
    Çok iyi şakaydı.
  • The kid's a stone-cold
    bummer, Alan.
    O çocuk zaten ilk çağdan
    kalma bir yabaniydi, Alan.
  • He's a brave fellow, said a woman.
    o cesur bir dost dedi kadın.
  • That's rough. Buy a dog.
    O biraz zor. Git köpek al.
  • She's a little upset. It's been an emotional day.
    O biraz üzüldü. Duygusal bir gün geçirdi.

  • He's a child molester,
    but he's not the only one out there.
    O bir sübyancı ama dışarıdaki
    tek sübyancı o değil.

  • He has a passion for music and spends all his money to buy cds.
    O bir müzik tutkunu ve bütün parasını cd almaya harcar.

91,185 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025