go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 465 kişi  18 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

a

i. lâ [müz.], pek iyi
  • -They won't let you through the front door .You're a convicted and executed traitor.
    -I'll walk through a wall.

    - Seni ön kapıdan içeri almazlar.Sen bir mahkumsun ve hükmü verilmiş bir hainsin.
    - Duvardan geçerim o zaman.
  • - I'd shove you in the first dustbin. I'm trying to teach you something!
    - What?
    - A great happiness.

    - Seni gördüğüm ilk çöp kutusuna sokarım. Sana birşey öğretmeye çalışıyorum.
    - Ne?
    - Kocaman mutluluk.
  • -You think I had something to do with Diaz?
    - It's a distinct possibility.

    - Sen, benim Diaz'la bir ilişkim olduğunu mu düşünüyorsun?
    - Büyük ihtimalle öyle.
  • - Are you OK ?
    - Yeah, you know, l'm just.. l've got dizzy all of a sudden and l have a headache. l think we need to eat.

    - Sen iyi misin?
    - Evet, mm, ben sadece.. Birden başım döndü ve şimdi başım ağrıyor. Galiba bir şeyler yemeliyiz.
  • - Can I ask you something?
    - Yeah.
    - I had a dream last night about a fortune teller.

    - Sana birşey sorabilir miyim?
    - Evet.
    - Dün gece rüyamda bir falcı gördüm.
  • - All right,tell me about your dream.
    - I'm asleep.I hear a baby crying.

    - Peki bana rüyanı anlat.
    - Ben uyuyorum. Bir çocuğun ağlamasını duyuyorum.
  • - Wasn't there a director in the hotel?
    - Yes, but his country number wouldn't be in that directory.
    - And did you phone him?.
    -Oh, no.When I heard what happened here...-...I forgot all about it.

    - Otelin bir müdürü yok muydu?
    - Evet ama onun köydeki ev numarası o telefon rehberinde olmazdı.
    - Ee onun aradın mı?
    - Oh, hayır. Burada ne olduğunu öğrendiğimde bunu tamamen unutmuştum.
  • - I wonder where he learned how to draw so well.
    - People used to tell me I'm a good drawer.

    - Onun bu kadar iyi çizmeyi nerede öğrendiğini merak ediyorum.
    - İnsanlar benim iyi bir ressam olduğumu söylerlerdi.
  • - Why would you drag that with you?
    - A modern detective must move with the times!

    - Onu neden yanında sürüklüyorsun ki?
    - Modern bir detektifin zamanla ayak uydurması gerek!
  • - And you let him in?
    - I was obeying a direct order, remember?

    - Onu içeri mi aldın?
    - Ben verilen emri yerine getirdim, hatırladın mı?
  • - Can you draw it?
    - Yes.
    - That looks like a peacock.

    - Onu çizebilir misin?
    - Evet.
    - O bir tavuskuşu gibi görünüyor.
  • - They all treat me like dog.
    - No...ln fact, you aren't that ugly.Dragon is a hundred times uglier than you are.

    - Onlar hepsi bana bir köpek gibi davranıyor.
    - Olamaz... Aslında sen o kadar çirkin değilsin. Bir ejderha senden senin yüz katı daha çirkindir.
  • -They looked at each other and smiled fondly.
    - Then?
    - I followed them at a distance.
    - Then?
    - They went straight to Moti theatre.

    - Onlar birbirlerine bakıp hoş bir şekilde gülümsediler.
    - Sonra?
    - Onları uzaktan takip ettim.
    - Sonra?
    - Onlar direk Moti tiyatrosuna gittiler.
  • - She likes to preserve the distinction of rank.
    - Thank you, Mr Collins, that is a great comfort.

    - O, sınıflar arasındaki farklılıkları korumayi seviyor.
    - Sağol Bayan Collins, bu çok rahatlatıcıydı.
  • - That Odo fellow called it a waste of time. l disagree with him.
    - l knew you would.l learned that about you.

    - O Odo adlı adam bunun bir zaman kaybı olduğunu söylemişti. Ben aynı fikirde değilim.
    - Öyle diyeceğini biliyordum. Senin bu yanını öğrendim.
  • -She said she heard a scream.
    -Right .And you had to open the balcony door when you came in?
    - That's true.

    - O bir çığlık duyduğunu söylemişti.
    - Tamam. Ve içeri girerken balkon kapısını açmak zorunda kaldın değil mi?
    - Evet, bu doğru.
  • - Can't get a pulse.
    - Sometimes they put a mirror under their nose.
    -How much did you dose him?
    -I emptied the bottle.

    - Nabzını yoklayamıyorum.
    - Bazen burnunun altına ayna koyarlar.
    - Ona ne miktarda ilaç verdin?
    - Bütün şişeyi boşalttım.
  • - Are you all right?
    - I just felt a little dizzy there.Maybe the doc is right about me needing some rest.

    - İyi misin?
    - Başım biraz döndü. Belki de doktor dinlenmeye ihtiyacım olduğu konusunda doğru söylüyor.
  • - We got to get ready.
    - You guys are gonna be great.
    - This is gonna be a disaster.
    - Stop it.

    - Hazırlanmalıyız.
    - Çocuklar siz harika iş çıkaracaksınız.
    - Bu bir felaket olacak.
    - Kes şunu.
  • - What district are you from?
    -Downtown. It's a more of a peaceful area, I think.

    - Hangi mahalledensin ?
    - Merkezdenim. Orası daha çok sakın bir yer, galiba.

91,185 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024