go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 2466 kişi  23 May 2025 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

a

i. lâ [müz.], pek iyi
  • You deserve a medal.
    Bir madalya hak ettin.

  • A Latin teacher told me I might make a good actress, and that stuck in my memory. I did some modeling, and Polanski gave me that small part.
    Jacqueline Bisset
    Bir Latince öğretmeni bana iyi bir oyuncu olabileceğimi söyledi; ve bu benim hafızama kazındı. Biraz modellik yaptım ve Polanski bana bu küçük bölümü verdi.
  • Let me buy you a pack of gum...I'll show you how to chew it.
    Bir kutu sakız almama izin ver. Sana nasıl çiğnendiğini göstereceğim.
  • Could I have a box of throat lozenges, please?
    Bir kutu boğaz pastili alabilir miyim, lütfen?

  • What makes a flock of birds or a swarm of bees take off at precisely the same moment? Sense of connection.
    Bir kuş sürüsününin ya da arı kümesininin aynı anda havalanmasını sağlayan şey nedir. Aidiyet hissi.
  • I saw a bird.
    What sort of bird?
    A bird with big wings and feathers sticking up from the bottom.
    Can you draw it?
    Yes.That looks like a peacock.
    Bir kuş gördüm.
    Ne tur bir kuş?
    Büyük kanatları ve arkasında tüyleri olan bir kuş.
    Çizebilir misin?
    Evet. Aynı bir tavuskuşuna benziyordu.
  • There was this manager of a dry-cleaner´s and I was getting a suit cleaned in the bargain. Well, you can´t turn something like that down.
    Bir kuru temizlemecinin müdürü vardı ve pazarlığa göre bir takım elbisemi temizleyeceklerdi. Böyle bir teklifi geri çeviremezsin.
  • A dog was sitting on the opposite corner.
    Bir köpek karşısındaki köşede oturuyordu.

  • We had hardly reached the hall when we heard the baying of a hound, and then a scream of agony, with a horrible worrying sound which it was dreadful to listen to.
    Bir köpek havlaması duyduğumuzda neredeyse girişe varmıştık,sonrasında dinlemesi korkuç olan üzücü berbat bir üzüntü sesi eşliğinde, bir ızdırap çığlığı.
  • When I give a lecture, I accept that people look at their watches, but what I do not tolerate is when they look at it and raise it to their ear to find out if it stopped.
    Marcel Achard
    Bir konferans verdiğim zaman insanların saatlerine bakmalarını kabul ederim ama tolere edemeyeceğim şey saatlerine baktıklarında durup durmadığını anlamak için kulaklarına kaldırmalarıdır.
  • You say you're a comedian, you always have to be on guard.
    Anthony Anderson
    Bir komedyen olduğunü söylüyorsun,her zaman tetikte olmalısın.
  • You're going to see
    a girl, aren't you?
    Bir kızla buluşacaksın, değil mi?
  • I'm gonna have a daughter, Charlie.
    Bir kızım olacak, Charlie.

  • You have a girlfriend?
    Bir kız arkadaşın mı var?

  • I saw John Jr. Once downtown. I was on a bus.
    Bir kez şehirde John Jr.'u görmüştüm. Otobüsteydim.

  • My brother-in-law once left a message on this guy's machine.
    Bir keresinde üvey kardeşim bir adamın telesekreterine bir not bırakmıştı.

  • It is said he was once swallowed whole by a fierce dragon.
    Bir keresinde onun vahşi bir ejderha tarafından bütün olarak yutulduğu söyleniyor.
  • I once had a terrible nightmare.
    Bir keresinde korkunç bir kabus gördüm.

  • He once disappeared
    for a month.
    Bir keresinde bir aylığına
    ortadan kaybolmuştu.
  • I went to a psychiatrist once.
    Bir keresinde ben de psikiyatriste
    gitmiştim.

91,185 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2025