En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
i. lâ [müz.], pek iyi - Do they have a college prep program?
Üniversiteye hazırlık programın var mı?
- when the time comes for you to go to college, Grandmommy is going to buy you a new car.
üniversiteye başlama zamanı geldiğinde, babaannen sana araba alacak.
- The university is holding a receptionfor visiting professors tomorrow night.
Üniversite yarın akşam misafir öğretmenler için bir resepsiyon veriyor. - Everybody must be a patriot to protect his country.
Ülkesini korumak için herkes vatansever olmalı. - I'll run for a third term but I won't be elected.
Üçüncü dönem için adaylığımı koyacağım, ama seçilmeyeceğim.
- I'm gonna have a three-way!
Üçlü seks yapacağız. - He bought a country house three years ago and bought a Jaguar at the same time.
Üç yıl önce bir kır evi satın aldı ve aynı zamanda bir Jaguar aldı.
- Don't eat more than three or you won't poop for a week.
Üç taneden fazla yersen, bir hafta tuvalete çıkamazsın.
- They have three young children, and they have to do a lot of wash.
Üç küçük çocukları var ve çok fazla yıkama yapmaları gerekiyor.
- Three weeks ago almost every single newspaper missed this story. A fashion model killed herself at home.
Üç hafta önce neredeyse tüm gazeteler bu hikayeyi ıskaladı. Bir manken, kendini evinde öldürmüştü. - Three weeks ago almost every single newspaper missed this story... A fashion model killed herself at home.
Üç hafta önce neredeyse her gazete bu hikâyeyi kaçırdı. Bir manken evde kendini öldürdü.
- That's a long time I feel close to you, Joe Do I advise you well?-You've been an incredible friend, Roy
Uzun zamandır kendimi sana yakın hissediyorum, sana yeterince iyi yol gösterebiliyor muyum Joe?- Sen inanılmaz bir arkadaşsın, Roy. 17.08.2009 enscapsulation !- I've decided to visits some places,i haven't been to in a long time.
Uzun zamandır gitmediğim yerleri ziyaret etmeye karar verdim. - Well,you have given me back something I lost a long time ago.
Uzun zaman önce kaybettiğim bir şeyi sen bana geri verdin.
- something I lost a long time ago.
uzun zaman önce kaybettiğim bir şey.
- Long time ago, in the European upper class...It was a popular game to slice delinquents into pieces.
Uzun zaman önce Avrupa üst sınıfında suçluların canlı canlı parçalanarak işkence görmesi popüler bir oyundu. - We have known and liked each other for a long time,so I asked her out.
Uzun süredir birbirimizi tanıyoruz ve hoşlanıyoruz,ona çıkma teklif ettim. - You need stamina to be a long-distance runner.
Uzun mesafe koşucusu olmak için kondisyona ihtiyacın var. - It's a long story.
Uzun hikaye.
- I mean, we've been together a long time, and I've always felt close to you.
Uzun bir zamandır beraberiz ve her zaman kendimi sana yakın hissettim.
91,185 c?mle
|