- When he got out, he found out about it. He took me in the woods to a cabin. It had a dirty basement. He locked me in and left.
- Three days...? Who was he to preach?
- He said if I wanted to be a thief, then I ought to know what it was like.
- Çıktığında, onu öğrendi. Beni ormanda bir kulübeye götürdü. Kirli bir bodrumu vardı. Beni kilitledi ve gitti.
- Üç gün mü? Vaaz verecek birisi miki o?
- Eğer bir hırsız olmak istiyorsam, o zaman nasıl birşey olduğunu bilmem gerektiğini söyledi.
- What happens over here?
- That's where we harvest the wheat. Then we package it and freeze for shipping.
- Who do you sell it to?
- Norway and Russia.
- Burada ne yapılıyor?
- Burası buğdayı hasat ettiğimiz yer. Sonra onları paketliyor ve nakliye için donduruyoruz.
- Kime satıyorsunuz?
- Norveç ve Rusya'ya.
- There isn't anyone. Maybe an Eskimo who can ice-fish for food. Help me to build a nest for when the baby comes.
- There are no Eskimo here, and you're not really pregnant. You made that up.
- Burada kimse yok. Belki yiyecek için buzda balık avlayan bir Eskimo. Bebeğin gelişi için bir yuva yapmama yardım et.
- Burada Eskimo felan yok, ve sen de aslında hamile değilsin. Hepsini sen uydurdun.
- These days teenagers who want to become parent are given a sack of flour to keep for a week, as if it were a baby.
- You're kidding?
- No. They hold it, they care for it.lt gives a good idea of the responsibility of parenthood.
- Bugünlerde çocuk sahibi olmak isteyen gençlere bir hafta boyunca tıpkı bir bebek gibi bakmaları için bir çuval un veriyorlar.
- Şaka mı yapıyorsun?
- Hayır. Çuvalı taşıyorlar, onunla ilgileniyorlar. Bu onlara ebeveynlikle ilgili iyi bir fikir veriyor.
- Let's not walk this way.
- Where are we going?
- This way now.
- Are you in trouble? Have you run away?
- My mommy told me to run away.
- Why?
- I guess because Henry didn't like me.
- Why was that?
- Martin came home.
- And who is he?
- Martin is Mommy and Henry's real son.
- Bu yoldan yürümeyelim.
- Nereye gidiyoruz?
- Şimdi buradan.
- Başın dertte mi? Kaçtın mı?
- Kaçmamı annem söyledi.
- Neden?
- Çünkü sanırım Henry beni sevmediği için.
- Neden o?
- Martin eve geldi.
- Ya o kim?
- Martin annem ve Henry gerçek oğlu.
- Let's not walk this way.
- Where are we going?
- This way now.
- Are you in trouble? Have you run away?
- My mommy told me to run away.
- Why?
- I guess because Henry didn't like me.
- Why was that?
- Martin came home.
- And who is he?
- Martin is Mommy and Henry's real son.
- Bu yoldan yürümeyelim.
- Nereye gidiyoruz?
- Şimdi buradan.
- Başın dertte mi? Kaçtın mı?
- Kaçmamı annem söyledi.
- Neden?
- Çünkü sanırım Henry beni sevmediği için.
- Neden o?
- Martin eve geldi.
- Ya o kim?
- Martin annem ve Henry gerçek oğlu.
- This is like one of those things that you can only see on Christmas cards, but I said nothing because of the the knot in my throat. That was very nice. What's your name?
- Reinaldo Arenas.
- Who wrote this?
- I did.
- Bu sadece Noel kartlarında görebileceğin türden birşeydi, ama boğazımdaki düğümden dolayı birşey demedim. Gerçekten çok güzeldi. adın nedir?
- Reinaldo Arenas.
- Bunu kim yazdı?
- Ben.
- I thought you were all right in that one movie .
- Thank you.
- The one where you played a jewel thief.
- I never played a jewel thief.
- No? Who am I thinking of?
- I don't know.
- Bir filmde gayet iyi olduğunu düşünüyorum.
- Teşekkür ederim.
- Bir mücevher hırsızını oynadığın film.
- Ben hiç mücevher hırsızını oynamadım.
-Oynamadın mı? Kimi düşünüyorum o zaman?
- Bilmiyorum.
- I began to see a way... a terrible way. I could finally triumph......over God.
- "Herr Mozart"? I have come to commission work from you.
- What work?
- A Mass for the dead.
- What dead? Who is dead?
- A man who deserved a Requiem Mass and never got one.
- Who are you?
- Bir çıkar yol görmeye başladım... korkunç bir yol. Nihayet Tanrı'ya karşı zafer kazanacağım.
- Bay Mozart? Sizinle komisyonla iş yapmaya geldim.
- Ne işi?
- Bir ölü ayini.
- Ne ölüsü? Kim öldü?
- Bir Ağıt Ayinini hakkeden ve sahip olmayan biri.
- I began to see a way... a terrible way. I could finally triumph......over God.
- "Herr Mozart"? I have come to commission work from you.
- What work?
- A Mass for the dead.
- What dead? Who is dead?
- A man who deserved a Requiem Mass and never got one.
- Who are you?
- Bir çıkar yol görmeye başladım... korkunç bir yol. Nihayet Tanrı'ya karşı zafer kazanacağım.
- Bay Mozart? Sizinle komisyonla iş yapmaya geldim.
- Ne işi?
- Bir ölü ayini.
- Ne ölüsü? Kim öldü?
- Bir Ağıt Ayinini hakkeden ve sahip olmayan biri.
- Kimsin sen?