En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
 f. ses vermek
i. ses, melodi
zf. mışıl mışıl  No, I heard the sound in the bedroom again. Yo, yine yatak odasında sesler duydum.- Okay, now you're starting to sound like my mother.
Tamam, şimdi annem gibi konuşmaya başladın.
 - Bullshit. I still can't hear you.
Sound off like you've got a pair. Siktir git. Seni hala duyamıyorum.
Yürekli birileri gibi bağır. - I don't blame you. Do I make it sound like that?
Seni suçlamıyorum. Yoksa suçluyor gibi miyim?
- You goddamn communist heathen.
Sound off that you love the Virgin Mary... Seni dinsiz komünist. Meryem
Ana'yı sevdiğini söyle... - Yeah, well, it doesn't sound like you completely thought this through.
Sanki bana tam olarak bunu düşünmemişsin gibi geliyor.
- How did you forget what he did to you?
It wasn't as bad. You make it sound worse. Sana yaptığı şeyi nasıl unutursun?
O kadar da kötü değildi.Sen abartıyorsun. 09.09.2009 onr - ?eviren: tsclub17 !- That doesn't sound good.
Pek hayırlı bir şeye benzemiyor. - Gee, you sound kind of angry.
Öfkeli gibisin.
- I am hearing a sound there who are you with ?
oradan bir ses duyuyorum yanında kim var ? - That fearful sound had been the death cry of our poor ship.
O korkunç ses, zavallı gemimizin ölüm çığlığı oldu. - You sound like my bookie.
I owe that monkey my life. Müşterek bahisçi gibi konuştun.
O maymuna hayatımı borçluyum. - Adventurer Felix Baumgartner will try to break the sound barrier during an attempt to make the highest parachute jump.
Maceracı Felix Baumgartner, en yüksek paraşüt atlayışını yapma teşebbüsü esnasında ses duvarını kırmayı deneyecek. 11.03.2010 onr - ?eviren: derya !- It might sound exaggerated, but it's like accepting death. Living is another way of reaching death.
Kulağa abartılmış gibi gelebilir, ama bu ölümü kabul etmeye benzer. Yaşam, ölüme ulaşmanın bir başka yoludur.
- They sound their horns and flash their lights, because they want Ford to go more quickly.
Kornalarını çalarlar ve ışıklarını yakarlar çünkü Ford’un daha hızlı gitmesini isterler.
- Does it sound all right?
İyi ses çıkarıyor mu?
- You both sound like a couple of echoes to me.
İkiniz bana bir çift yankı gibi geliyorsunuz. - Nothing gets in, nothing gets out. Sound familiar, Alan?
Hiçbir şey girmiyor, hiçbir şey çıkmıyor. Tanıdık geldi mi, Alan?
- How do you make everything
sound dirty? Her şeyin kulağa bu kadar edepsiz
gelmesini nasıl sağlıyorsun? - He didn’t look sick, and he didn’t sound sick.
Hasta görünmüyordu ve sesi hasta çıkmıyordu.
744 c?mle
|
