go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 712 kişi  24 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

they

zm. onlar
  • Unfortunately, there was a self-destruct on the ship. Needless to say they left fairly quickly
    Ne yazık ki, gemi kendi kendini imha etti. Söylemeye bile gerek yok, hepsi oldukça çabuk bir şekilde-çabucak çekip gittiler.
  • They know what they are.
    Ne olduklarını iyi bilirler.

  • They don't even know what they're not watching.
    Ne izlediklerini bile bilmezler.

  • Well, you know what they say, lucky in love, unlucky with fruit.
    Ne dediklerini bilirsin. Aşkta kazanan, meyvede kaybeder.

  • My clients' journey did not begin in Havana as they keep claiming more and more emphatically. No, my clients' journey began much, much further away.
    Müşterilerimin seyahati, gittikçe üzerinde durarak iddia etmeyi sürdürdükleri gibi, Havana’da başlamadı. Hayır, müşterilerimin seyahati çok, çok daha uzakta başladı.
  • Not that he was that great a student.. but he qualified for the gifted schooling system, they have in Milwaukee.
    Muhteşem bir öğrenci olduğu için değil, yetenekli çocuklar okuluna uygun olduğundan Milwaukee' yi okula kabul ettiler.
  • Probably 'cause in California
    they can't get married.
    Muhtemelen Kaliforniya'da
    evlenmelerinin yasak olduğu içindir.
  • Probably don't even
    remember they have this one.
    Muhtemelen buna sahip olduklarını
    hatırlamıyorlardır.
  • I like tending to the tombs. They need care, like houses. You only love the dead.
    Mezarlara bakmaktan hoşlanırım. Onlar, evler gibi bakıma ihtiyaç duyar. Sadece sen ölüleri seviyorsun.
  • Like they should have stopped Hitler in
    Munich, not letting him get away with it.
    Mesela Hitler. Daha ileri gitmeden
    Münih'te engellemeleri gerekirdi.
  • Have they thought about changing the setting?
    Mekanı değiştirmeyi hiç düşünmediler mi?

  • They said they wanted
    to revise the media plan,
    Medya planlamasını gözden
    geçireceklerini...
  • They had to.
    I locked up the hard stuff.
    Mecbur kaldılar.
    Ağır içkileri kilitlemiştim.
  • We'll live together in Madrid. We'll be a family. You can enjoy them, and they you. Introduce them to reading, to music. Show them cities and countries. Be their grandfather.
    Madrit’te birlikte yaşayacağız. Bir aile olacağız. Sen onlardan hoşlanabilirsin, onlar da senden. Onlara okumayı, müziği öğret. Onlara şehirleri ve ülkeleri göster. Dedeleri ol.
  • They assured me they were going
    to contact your florist in London,
    Londra'daki çiçekçinizle temas
    kuracaklarına söz verdiler...
  • This is like the first week in high school If you wore jeans you got in trouble By october, they didn't care if you wore pants.
    Lisedeki ilk hafta gibi bu. Kot pantolon giyildiğinde sorun yaşanırdı. Ekim geldiğindeyse kot pantolon giyip giymediğini umursamazlardı.
  • He gave her a ring when they finished high school.
    Lise bittiğinde o ona bir yüzük verdi.

  • Laurel and Hardy...
    They were better,
    Laurel - Hardy...
    Daha iyiydi, ...
  • There's a book back at Langley. They keep it locked under glass .
    Langley' de bir kitap var. Onu cam altında kitli tutuyorlar.
  • The guys at Langle cribbed the design from a Russian device they pulled from the American embassy.
    Langle’daki adamlar, Amerikan elçiliğinden çıkardıkları Rus malı bir aygıttan modeli kopya ettiler.

16,364 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024