go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 734 kişi  07 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

room

f. oturmak
i. oda, boş yer
  • Waiting room. I hate when they make you wait in the room.
    Bekleme odası. Beni odada bekletmelerinden nefret ederim.

  • Just thought I'd stop by and see if you needed any help with the baby's room.
    Bebeğin odası için yardıma ihtiyacın olabilir diye düşündüm.

  • Oh, Judith, look who stopped by to help paint the baby's room.
    Bak Judith, bebek odasının boyanmasına yardım etmek için kim geldi?

  • My father died a protracted and painful death of cancer I was 16 years old and very fond of my father. I used to race to the hospita every day after school...... and sit in his room doing my homework.
    Babam müzmin ve ağrılı kanserden öldü. 16 yaşındaydım ve babama çok düşkündüm. Her öğleden sonra okul çıkışında hızla hastaneye koşardım… ve onun odasında oturup ödevlerimi yapardım.
  • Dad came home from work, tired and pissed off. We were yelling like mad. He burst into the room and he shouted.
    Babam işten yorgun ve sinirli bir şekilde geldi. Deliler gibi bağırıyorduk. Odaya daldı ve bağırdı.
  • Suddenly, he heard footsteps outside the door, and a tall man with a black beard walked into the room.
    Aniden kapının dışında ayak sesleri duydu ve siyah sakallı uzun bir adam odaya girdi.

  • Two extraordinary people who were married for 62 years, and they're here, right here, in this room tonight.
    Altmış iki yıllık evli olan, iki harika insan, üstelik bu gece bu odada, burada, tam buradalar.
  • and clean up the
    living room floor.
    ...odaları süpürebilirsin.
  • I will, uh, call for
    some room service.
    ...oda servisini çağırayım.
  • I'll have an empty guest room....
    ...boş bir misafir yatak odam olacak...

  • -Are you OK? You're so pale.
    -I slept in a hotel room with a murderer.
    -Sen iyi misin? Çok solgun görünüyorsun.
    -Bir otel odasında bir katille beraber uyudum.
  • - Happy with your accommodation?
    - No, I'm not.The prime minister of Germany is staying here,and he's got the room I wanted.
    -Konaklama yerinden memnun musun?
    -Hayır değilim. Almanya başbakanı burada kalıyor ve kalmak istediğim odayı o aldı.
  • - Your parents?
    - l don't have anybody. l'm an orphan.
    - Where's your house?
    - This hostel room is my house.
    - And after college gets over?
    - l'll think about that later.
    -ebeveynlerin?
    -kimsem yok.ben yetimim.
    -evin nerede?
    -bu öğrenci yurdu odası benim evim.
    -peki üniversite bittikten sonra ne olacak?
  • -There's plenty of room here. Why don't you move apart?
    -We're fine.
    -Burada çok oda var. Niçin ayrı (odalara) taşınmıyorsunuz?
    -Biz iyiyiz.
  • -Do you like these ?
    -Truthfully, no It's a dining room set.. not what you need anyway.
    -Let's go in.
    -Bunları beğendin mi?
    -Aslında hayır. Bu bir yemek odası takımı. Her durumda senin ihtiyacın olan şey değil.
    -Hadi içeri girelim.
  • -This room is so filled with love. And I brought a gift of love.I brought a gift that I love. Happy anniversary.
    -Thank you.
    -Bu oda aşkla dolu. Ayrıca bir aşk hadiyesi getirdim. Sevdiğim bir hediyeyi getirdim. Mutlu yıldönümleri.
    -Teşekkürler.
  • - Miss Pilant, how is the laundry handled at Thunder Bay Inn?
    - It's chuted down to the laundry room.
    - Where is the location of that chute on the second floor?
    - Between room 42 and 43.
    - Thunder Bay Inn'de çamaşırlar nasıl hallediliyor, Bayan Pilant?
    - Bacadan çamaşırhane odasına aktarırılıyor.
    - Bacanın yeri nerede, ikinci katta mı?
    - 42 ve 43 no'lu odaların arasında.
  • - Rick. ...and all the people in this room that made that possible
    - Rick. ...ve bu odadaki herkes ?erefine bunu mümkün k?lan insanlara.

  • - So, I'll be in my room until dinner
    - He's gigantic.
    - I know.
    - You seem so young to have such a large son.
    - Thank you.
    - Peki akşam yemeğine kadar odamda olacağım.
    - Dev gibi.
    - Biliyorum.
    - Bu kadar büyük bir oğlun olamayacak kadar genç görünüyorsun.
    - Teşekkürler.
  • - You said Monday.
    - Ida, book a nice room with a lock on it
    - Pazartesi demiştin.
    - Ida, Olsen ve Rizzo için...

823 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024