In the office

Jane: Hello, Gloria.
Gloria: Hi, Jane. Did you enjoy lunch?
Jane: Yes, I did. Did you finish those reports?
Gloria: Yes, I typed them. They’re on your desk.
Jane: Did you photocopy them?
Gloria: Yes, I photocopied everything. And I mailed the letters too.
Jane: Good. Thank you.
Gloria: You’re welcome. Oh, Mr. Thompson was here.
Jane: Mr. Thompson? Did he call for an appointment first?
Gloria: No, he didn’t.
Jane: What time did he arrive?
Gloria: About two o’clock. But he only waited about five minutes.
Jane: That’s strange. What did he want?
Gloria: He probably wanted some free advice.
Jane: Did anybody telephone?
Gloria: No, nobody.
Jane: Oh, no!
Gloria: What’s the matter?
Jane: You mailed the letters…
Gloria: Yes, of course.
Jane: But I didn’t sign them!
Gloria: I signed them… with my name.
Jane: Phew! Thank you, Gloria. That was great.

Jane: Merhaba, Gloria.
Gloria: Selam, Jane. Öğle yemeğinin tadını çıkardın mı?
Jane: Evet, çıkardım. Bu raporları bitirdin mi?
Gloria: Evet, onları daktilo ettim. Senin masandalar.
Jane: Fotokopilerini çektin mi?
Gloria: Evet, her şeyin fotokopisini çektim. Mektupları da postaladım.
Jane: Güzel. Teşekkür ederim.
Gloria: Rica ederim. Ah, Bay Thompson buradaydı.
Jane: Bay Thompson mı? Öncelikle randevu için aradı mı?
Gloria: Hayır, aramadı.
Jane: Saat kaçta geldi?
Gloria: Saat iki civarında. Ama sadece beş dakika bekledi.
Jane: Garip. Ne istiyordu?
Gloria: Muhtemelen bedava tavsiye istiyordu.
Jane: Hiç kimse telefon etti mi?
Gloria: Hayır, hiç kimse.
Jane: Ah, hayır!
Gloria: Sorun nedir?
Jane: Mektupları postaladın…
Gloria: Evet, elbette.
Jane: Ama ben onları imzalamamıştım!
Gloria: Ben imzaladım… kendi adımla.
Jane: Oh! Teşekkür ederim, Gloria. Bu harikaydı.