go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 570 kişi  04 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

put

put, put, putting, puts
f. koymak
i. fırlatma
s. hareketsiz
  • You put down anything in pants. But verbal volleyball is not my idea of a relationship.
    Her şeyi pantolon aranda değerlendiriyorsun. Ama sözlü voleybol, benim bir ilişkiden beklentim dahilinde değil.
  • On top of everything else, she actually let me put my train set in her back room.
    Her şeyden öte, tren setimi arka odasına koymama izin veriyor.

  • How nice And what charming underclothes you both have.But here, put these on.They'll make you feel less vulnerable.
    Her ikinizindfe ne kadar hoş çamaşırları var. Ama burada bunları giyin. Bu çamaşırlar kendinizi daha az savunmasız hissetmenizi sağlar.
  • We can all put weight on or lose weight.
    Keith Emerson
    Hepimiz şişmanlayabiliriz yada zayıflayabiliriz.
  • Henry. Perhaps it was unfair of me to put so much pressure on you......about the marriage contract. I just thought it was time to make some changes in your life.
    Henry. Belki evlilik sözleşmesi için sana bu kadar baskı yapmam haksızlık. Sadece yaşamında birkaçdeğişiklik yapmanın tam zamanı diye düşünmüştüm.
  • We've put this off long enough. Today's the day.
    Hayır, yeterince erteledik. Bugün başlayalım.

  • Great. Put me down for three boxes of
    Thin Mints and some Peanut Butter Sandies.
    Harika. Bana 3 kutu İnce Nane*
    ve Fıstık Ezmeli Kurabiye* yaz bana.
  • If they had anything good, they'd put it in the front.
    Güzel bir şeyleri olsaydı, zaten öne koyarlardı.

  • They're gonna put your picture
    on a dartboard at Grey.
    Grey'de resmini dart tahtasına
    asacaklar.
  • Gregor's sister rushed to his mother and put her hand on her forehead.
    Gregor'un kız kardeşi, annesinin yanına koştu ve elini, annesinin alnına koydu.
  • When we attacked your planet, all your soldiers and all their advanced technology could only put up a nine-minute fight before they were exterminated.
    Gezegeninize saldırdığımızda, tüm askerleriniz ve gelişmiş teknolojileri yok olmadan önce sadece dokuz dakika mücadele edebildiler.
  • Are we talking about a pharmaceutical equivalent.. ...to the fountain of youth?
    Exactly.That'd be bigger than Viagra.
    Have you put this into human trials?
    We can't yet.
    Gençlik iksiri - çeşmesinin ilaç versiyonu - eş değerinden mi bahsediyoruz?
    Aynen öyle. Viagra'dan bile daha başarılı olacak.
    İnsanlar üzerinde denemelere başladın mı?
    Henüz bunu yapamıyoruz.
  • We don't get how you detected the tap we put on the SD-6 network last year.
    Geçen sene SD-6 şebekesine koyduğumuz dinleme cihazını nasıl tespit ettiğini anlamıyoruz.
  • Through our newspaper contacts
    we've been able to put out material...
    Gazetelerdeki adamlarımız kanalıyla
    bazı şeyler yayınlattık.
  • I realize I put a lot on you.
    Farkında vardım ki, sana
    çok yüklendim.
  • They put them in their houses like they're trophies.
    Evlerine kupa gibi koyarlar.

  • Yeah, let's put it on ice.
    Evet, buza koyalım.
  • Whoever put it in didn't anchor the pole correctly.
    Eskisini daha önce kim yerleştirdiyse, direğini düzgün yerleştirmemiş.

  • But the thing I felt most strongly about, and put at the end of one of the prison diaries, was education.
    Jeffrey Archer
    En şiddetli şekilde hissettiğim ve hapishane günlüklerinin birinin sonuna koymayı düşündüğüm şey eğitimdi.
  • Well... at least you can talk to her. Let me put her on. And please, be gentle.
    En azından onunla konuşabilirsiniz..Bağlamama izin verin. Ve lütfen nazik olun!

3,010 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024