go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 572 kişi  04 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

put

put, put, putting, puts
f. koymak
i. fırlatma
s. hareketsiz
  • -I’d put money on it. That crate.
    - What crate?
    - The crate they shoved in that van.
    - Parayı üstüne koydum. Şu büyük sepetin.
    -Ne sepeti?
    -Minibüste bize gösterdikleri sepetin.
  • - Put your pants on. - What's the big deal?
    - Pantolonunu giy. - Neden bu kadar önemli?

  • -I'll put 50 percent of the fee into your account as a deposit.The rest payable upon delivery.
    -Done.
    - Ödemenin yüzde ellisini hesabına depozito olarak yatıracağım.Gerisi malı teslim alındığında ödenecek.
    - Anlaştık.
  • - We'll put it into this envelope and seal it. Then we'll countersign it.
    - Let's examine it at the office.
    - Onu bu zarfa koyacak ve mühürleyeceğiz. Sonra onu tasdik için imzalatacağız.
    - Hadi bunu ofiste tetkik edelim.
  • - I got it from Big Vivian It's in pretty good shape.
    - Did you put gas in it?
    - Yes
    - Onu Big Vivian'dan aldım. Oldukça iyi bir vaziyette.
    - İçine benzin koydun mu peki?
    - Tabi ki...
  • - No, no, put it away. - Dad.
    - Olmaz, koy onu yerine. - Baba.

  • - He's not my father.
    - That's unimportant. You like beer, that's important.
    - When a person is half asleep, anything you put into his brain will be memorized.
    - O benim babam değil.
    - Bu önemli değil. Bira seviyorsun, önemli olan bu.
    - Eğer bir insan yarı uykudaysa, beynine soktuğun herşeyi ezberler.
  • - Where did I put it? - What are you looking for?
    - Nereye koydum şunu? - Ne arıyorsun?

  • - What do you have to be mad about? I understand it must have been hard for you when I left. But you didn't put up a fight.
    - What kind of fight was I supposed to put up?
    - Ne için kızmak zorundasın? Gittiğimde herşey senin için zor olmuş olmalı, anlıyorum. Ama kavga çıkartmadın?
    - Ne tür bir kavga çıkartmam gerekirdi?
  • - Kurt leads him down a dead end, so he'd drop it.
    - You underestimated Tippin. Agent Kurtz' lack of field experience put us all at risk. What are you doing using a junior agent, Jack?
    - Kurt onu ölü çıkmaza dek yönlendirir, ve o da atar.
    - Trippin'i küçümsedin. Ajan Kurtz'un saha tecrübesi eksikliği hepimizi riske atar. Acemi bir ajanı kullanmakla ne yapıyorsun, Jack?
  • - Kramer, what did you do? - Well, let's put it this way:
    - Kramer, Ne yaptın? - Şey, şöyle diyelim:

  • - You wanna talk to her? - Yes, I do. Put her on.
    - Konuşmak ister misin? - Evet. Telefonu ver.

  • - My rent is $85 a month. It used to be $80 until last July,.. ...when Mrs. Lieberman, the landlady put in a second-hand air conditioner.
    - It's a real nice apartment. Nothing fancy, but kind of cosy.
    - Kiram ayda 85 dolar. Geçen Hazirana dek 80 dolardı ...ev sahibim Bayan Liebermanikinci el bir klima koyana dek.
    - Gerçekten güzel bir daire. Lüks değil ama sıcak.
  • - Who wouldn't like to live here? Every time I come I want to put on the habit and stay.
    - So why don't you? It would do you good to get acquainted with the hoe.
    - Yes, but I'm not free.
    - Kim burada yaşamak istemez ki? Her geldiğimde kıyafeti giyip kalmak istiyorum.
    - Neden kalmıyorsun o zaman? Hem çapalama işini öğrenmen için de iyi olur.
    - Evet ama işim var.
  • - He took the ladle fished the wasp from the stew... threw it in the sink and put the ladle back. He didn't even wash it!
    - Kepçeyi aldı, onunla eşekarısını avladı... onu lavaboya attı ve kepçeyi geri koydu. Onu yıkamadı bile!
  • - Have you got yourself a new pair of jeans?
    - Yes, they're all l have with me.
    - You've put on weight.
    - Yes, but l've lost a little bit now.
    - Kendine yeni bir kot pantolon mu aldın?
    - Evet, yanımda olan tek şey bu.
    - Kilo almışsın.
    - Evet ama şimdi birazını verdim.
  • - I was out for blood. It happens. To all of us. We're not machines, Lianna. When we're hurt, we lash out. That's no excuse for what I put you through.
    - Kan için dışardaydım. Bu olur. Hepimize. Makine değiliz, Lianna. Canımız yandığında, saldırırız. Bu seni düşürdüğüm durum için bir bahane olamaz.
  • - Jimmy, your kidneys are sick. They don't work right. We need to take out the sick kidney and put in a new one.
    - Today?
    - No, not today. We have to wait until......there's a kidney we can put in.
    - Jimmy, böbreklerin hasta. Normal çalışmıyorlar. Hasta olan böbreği alıp yerine yenisini koymalıyız.
    - Bugün mü?
    - Hayır, bugün değil. Koyabileceğimiz bir böbrek bulana dek... beklemek zorundayız.
  • - I killed them both, all right? Does that make you feel good? Is that better?
    - Don't. What are you doing? Please don't kill me.
    - I'm having a little trouble pulling the trigger.
    - Of course you are. Because you're not a killer. You're a nice boy who's very upset. Look, if you shoot me, the cops will find out. They'll put you away until you're very fucking old.
    - İkisini de öldürdüm, tamam mı? Bu seni iyi hissettirdi mi? Daha iyi mi?
    - Yapma! Ne yapıyorsun? Lütfen beni öldürme.
    - Tetiği çekmekle ilgili küçük bir sorunum var.
    - Elbette, var. Çünkü sen katil değilsin. Üzgün, iyi bir çocuksun. Bak. Eğer beni vurursan, polisler öğrenir. Kahrolası yaşlanana dek seni, içeri tıkarlar.
  • - I killed them both, all right? Does that make you feel good? Is that better?
    - Don't. What are you doing? Please don't kill me.
    - I'm having a little trouble pulling the trigger.
    - Of course you are. Because you're not a killer. You're a nice boy who's very upset. Look, if you shoot me, the cops will find out. They'll put you away until you're very fucking old.
    - İkisini de öldürdüm, tamam mı? Bu seni iyi hissettirdi mi? Daha iyi mi?
    - Yapma! Ne yapıyorsun? Lütfen beni öldürme.
    - Tetiği çekmekle ilgili küçük bir sorunum var.
    - Elbette, var. Çünkü sen katil değilsin. Üzgün, iyi bir çocuksun. Bak. Eğer beni vurursan, polisler öğrenir. Kahrolası yaşlanana dek seni, içeri tıkarlar.

3,010 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024