En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
worked,
worked,
working,
works
f. çalışmak
i. iş, yapıt - It didn't work that well
to begin with. Zaten çok da iyi değildi durumu. - Because I`m new, I have to make coffee at work.
Yeni olduğum için kahve yapmak zorundayım.
- The best preparation for tomorrow is to do today's work superbly well.
William Osler Yarına en iyi hazırlık bugünün işini muhteşem bir şekilde yapmaktır. 18.06.2010 onr - ?eviren: derya !- The best preparation for good work tomorrow is to do good work today.
Elbert Hubbard Yarın iyi iş için en iyi hazırlık bugün iyi iş yapmaktır. 18.06.2010 onr - ?eviren: derya !- Come on, charlie, please do not crap where I work.
Yapma, Charlie, lütfen çalıştığım yeri bozma-yemek yediğim kaba pisleme.
- Videogames are a little more work and they're a little more stilted.
Carlos Alazraqui
Video oyunları bira daha emek ister,fakat onlar biraz daha gösterişlidirler. 22.04.2010 onr - ?eviren: Duran !- and it's like an hour drive for me to get to work.
ve işe gitmem için fazladan bir saat araba kullanıyorum.
- I'm sorry, Jerry. I just don't think this is gonna work.
Üzgünüm Jerry. Sanırım bu iş yürümeyecek.
- What was the trip out of the country
about? To work on your tan? Ülke dışına yapacağın seyahat ne içindi?
Biraz daha esmerleşmek için mi?
- I work for The National Questioner.
Ulusal Sorgulayıcı’ için çalışıyorum.
- Make me work for it.
Uğraştır beni. - All great work is preparing yourself for the accident to happen.
Sidney Lumet Tüm büyük çalışmalar, olacak bir kaza için kendini hazırlamaktır 18.06.2010 onr - ?eviren: onr !- Tim Story is a fantastic director, and I'm so excited to get to work with him.
Maria Menounos Tim Story muhteşem bir yönetmen ve onunla birlikte çalışacağım için çok heyecanlıyım. 18.06.2010 onr - ?eviren: derya !- It's what really makes my recipe work.
Tarifimin işe yaramasını sağlayan şey bu.
- Well, you know, I was thinking, if things don't exactly work out.
Şey, düşünüyordum da eğer işler tam olarak.yolunda gitmezse
- Well, maybe something happens to you on the way to work.
Şey, belki işe gelirken yolda bir şeyler olabilir.
- They work triple shifts with faulty equipment for pay that's a joke!
Şaka gibi-komik bir maaş için üç mesai, hatalı ekipmanlarla çalışıyorlar. - It allows us to work comfortably from sunrise to sunset.
Şafaktan gün batımına kadar rahat bir şekilde çalışmamıza izin veriyor.
- She will. She's going back to work.
Söyleyecektir.İşine dönüyor.
- I haven't slackened in my duties.The incredible improvement in my health makes my work easier.
Sorumluluklarımı ihmal etmedim. Sağlığımdaki inanılmaz gelime işlerimi kolaylaştırıyor.
4,839 c?mle
|