go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 949 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

day

i. gün, gündüz
  • Every day at rifle training,
    he'd help me clean my butt.
    Her gün silah eğitiminde dipçiğimi
    temizlemek için bana yardım ederdi.
  • Every day I tell myself it's time to be getting over this. I know that people expect it of me.
    Her gün kendime bunun üstesinden gelmenin zamanı olduğunu söylüyorum. İnsanların benden bunu beklediğini biliyorum.
  • You're playing worse and worse every day and right now you're playing like it's next month.
    Herb Brooks
    Her gün gittikçe daha da kötü oynuyorsun ve şu anda sanki gelecek aydaymış gibi oynuyorsun.
  • I deal with that every day.
    Her gün bunla uğraşıyorum.

  • We've put this off long enough. Today's the day.
    Hayır, yeterince erteledik. Bugün başlayalım.

  • Accomplish something every day of your life.
    Walter Annenberg
    Hayatınızın her gününde bir şey başarın.
  • I have never been in the hospital a day in my life...
    Hayatımda bir gün bile hastaneye gelmemiştim...

  • Let's get them across the border before day light
    Hadi onları gün ışımadan sınırın öbür tarafına geçirelim.
  • Come on, Brian, I spend half
    the day in a dirty diaper.
    Hadi ama Brian, günün yarısını
    kirli bezle geçirdim.
  • It's amazing how the day fills up I often wonder, to be absolutely honest......if I'd ever really have time for a job.
    Günün nasıl geçip gittigi beni şaşkınlıklar içinde bırakıyor. Dürüst olmak serekirse sık sık bunu merak ediyorum…İş için gerçekten zamanım olsaydı…
  • Well, one day somebody's gonna sleep on that thing, and we'll get sued.
    Günün birinde o koltukta birisi yatacak ve bize dava açacak.

  • The sun shone every day.
    Güneş her gün parlıyordu.

  • Do you know we get about 1400 minutes a day ?
    Günde bize 1400 dakika verildiğini biliyor musun?
  • The day hasn't even started yet.
    Gün daha başlamadı bile.

  • The other day when you said you loved me, I didn't really respond.
    Geçen gün, beni sevdiğini söylediğinde, tam bir cevap vermemiştim.

  • The other day, he ate a handful of packing peanuts.
    Geçen gün, avuç dolusu ambalajlı yer fıstığı yedi.

  • I was having pizza with Alan
    and Jake the other day.
    Geçen gün, Alan ve
    Jake'le pizza yiyordum.
  • We'll have to risk working day as well as nights.
    Geceleri olduğu kadar iş günlerini de riske atmak durumunda kalacağız.
  • Fidelity Bank was robbed on Tuesday by 20 armed men.
    -Twenty? You mean another gang robbed the same bank the same day as us?
    Fidelity bankası Salı günü 20 silahlı adam tarafından soyuldu.
    -Yirmi? bir başka çete bizim gibi aynı günde aynı bankayı soydu demek istiyorsun?
  • My philosophy is to take one day at a time. I don't worry about the future. Tomorrow is even out of sight for me.
    Bobby Darin
    Felsefem bir seferde bir günü ele almaktır. Gelecekten endişe duymam. Hatta yarın benim görüşümün dışındadır.

2,430 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024