go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 425 kişi  27 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

run

rang, rung, running, runs
f. koşmak
i. koşu, akış
s. kaçak
  • I'm not gonna run out of
    here crying tomorrow.
    Yarın buradan ağlayarak kaçmayacağım.
  • Either you run the day or the day runs you.
    Jim Rohn
    Ya sen günü yönetirsin yada gün seni yönetir.
  • I'm sorry, I can't stay long. I don't want to run into Dr. Tongue.
    Üzgünüm, uzun kalamayacağım. Dr.Dil ile karşılaşmak istemiyorum.

  • I'll run for a third term but I won't be elected.
    Üçüncü dönem için adaylığımı koyacağım, ama seçilmeyeceğim.
  • Rushing the ball is all about ball control. If you run the ball, you control the clock. If you control the clock, you usually control the game.
    Tiki Barber
    Top koşturmak tamamen top kontrolü ile ilgilidir,eğer top koşturursan süreyi kontrol edersin,eğer süreyi kontrol edersen,genellikle oyunu kontrol edersin.
  • When in doubt or danger, run in circles, scream and shout.
    Laurence J. Peter
    Şüpheliyken yada tehlikedeyken,daire çizerek koş,çığlık at ve bağır.
  • Check it out. They got cars that run on vegetable oil now.
    Şuna bir bak. Bitkisel yağla çalışan araba yapmışlar.

  • At last the little money which I had saved began to run short, and I was at my wit's end as to what I should do.
    Sonunda biriktirmiş olduğum para tükenmeye başladı,ne yapmam gerektiğine gelince, iyice şaşkınım.
  • And then she suggested
    that the two of you run away together...
    Sonra sana beraber
    kaçmayı teklif etti ve...

  • You throw it, they run after it,
    Sen fırlatırsın, onlar
    peşinden koşarlar.
  • You cannot run faster than a bullet.
    Idi Amin
    Sen bir kurşundan daha hızlı koşamazsın.
  • The war's over, anybody would run Summer in this alpine paradise should have been a welcome relief,especially now that we were at peace with the Germans.
    Savaş bitti, madem Almanlar ile barış yaptık, bu alp cennetinde yazı geçiren herkes derin ve rahat bir nefes almalıydı.
  • We gave you every piece of equipment you've asked for. You have absolutely, unequivocally, run out of excuses.
    Sana istemiş olduğun donanımın hepsini verdik. Kesinlikle, açıkça, mazeretlerini tüketmiş bulunuyorsun.
  • I'm going to run him out of the business,
    and let me tell you why.
    Onun işini bozacağım.
    Ve sana sebebini de anlatayım.
  • Anyway, after we met, whenever we'd run into each other in the street...
    Neyse, tanıştıktan sonra, ne zaman sokakta karşılaşsak..

  • Where are you going? Don't run off like that.
    Nereye gidiyorsun? Böyle gidemezsin.

  • We don't have any food or water.
    We'll run out of air long before we need food and water. Trust me.
    Ne yiyeceğimiz ne de suyumuz var.
    Suya ya da havaya ihtiyaç olmadan uzun süre önce, havamız bitecek. Güven bana.
  • The fountain of happiness has run dry. Vanished is every hope. I wish only to die.
    Mutluluk çeşmesi kurudu. Her umut yok oldu. Tek dileğim ölmek.
  • I usually get up early to run in Lincoln Park.
    Lincoln Parkında koşmak için genellikle erken kalkarım.
  • I do not like chasers at all,you run away,they chase.
    Kovalayanları hiç sevmem,sen kaçarsın, onlar kovalarlar.

958 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024