go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1298 kişi  28 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

went

went, gone, going, goes
[go] f. gitmek; başlamak; girmek; geçmek; uymak, yayılmak; olmak, haline gelmek; tükenmek; sonuçlanmak; kaybolmak; ölmek; koyulmak; yapılmak; bahse girmek, iddiaya girmek, işlemek
  • I went to visit the grave of your grandmother Adelaida.
    Senin dedenin kabrini ziyarete gittim, Adelaida.
  • You were suspicious and went to my apartment. You'd make a good detective.
    Sen şüphelenmişsin ve apartmanıma gitmişsin. Senden iyi bir detektif olur.
  • MS. PAT LAINE, WHO LIVES IN Oceanside Cliffs between San Diego and Los Angeles, went home from work last night and couldn’t find her house!
    SAN DIEGO VE LOS ANGELES arasındaki Oceanside Yamacında yaşayan Bayan Pat Laine geçen gece, işinden evine gitti ve evini bulamadı!

  • Samsa threw the blanket over his shoulders, Samsa just came out in her nightdress; and that is how they went into Gregor's room.
    Samsa battaniyeyi omuzlarına attı ,gece elbisesiyle dişarı çıktı,ve o,Gregorun odasına gittiği şekildi.
  • You went to Roussel to drink. By entering the door you've brought trouble but you too will be unhappy.
    Roussel'e içmeye gittin. Kapıdan girdiğinde sıkıntı getirdin ama sen de mutsuz olacaksın.
  • I went to this sports memorabilia store
    in Rockville.
    Rockville'deki spor
    hatıraları dükkanına gittim.

  • I went to the Riverton Hotel.
    She never lived there.
    Riverton Hotel'e gittim.
    Orada hiç kalmamış.

  • Pinocchio worked until midnight. Then he went to bed and fell asleep
    Pinokyo geceyarısına kadar çalıştı. Sonra yatağına gidip (yatmaya gidip) uykuya daldı.
  • Pinocchio worked until midnight. And instead of making eight baskets, he made 16. Then he went to bed and fell asleep.
    Pinokyo geceyarısına kadar çalıştı. Ayrıca sekiz sepet yerine on altı tane yaptı. Sonra yattı ve uyuyakaldı.
  • She ate it, then went back to our room.
    Pastayı yedi, ardından odamıza geri döndü.

  • When she left the party,
    I didn't know where she went, honestly.
    Partiden ayrıldıktan sonra nerede
    gittiğini bilmiyordum. Gerçekten.

  • Sorry I'm late. I went to Starbucks with Julie after class.
    Özür dilerim geciktim. Dersten sonra Julie'yle Starbucks'a gittik.

  • Sorry I'm late. I went to Starbucks
    with Julie after class.
    Özür dilerim geciktim. Dersten
    sonra Julie'yle Starbucks'a gittik.

  • I went there. Said they had never hear of a man by that name .The parcel was still there.It had never been opened.
    Oraya gittim. Bu isimde bir adam hakkında bir şey bilmediklerini söylediler. Koli hala oradaydı. Hiç açılmamış.
  • She went to the movies with him.
    She stayed out late.
    Onunla sinemalara gitti.
    Geç saatlere kadar kaldı.
  • I believe that we were very, very lucky that it went that way.
    Giovanni Agnelli
    Onun o şekilde gitmesinden dolayı çok çok şanslı olduğumuza inanıyorum.
  • I saw him when he went into the bank and when he came out.
    Onu bankaya girdiğinde ve çıktığında gördüm.

  • When I left school I went on trip around the world - I only got as far as Australia, but like a bloody fool I cut it short because of a girl. It's probably one of my big regrets in life.
    Ben Nicholson
    Okulu bıraktığımda dünyanın etrafını gezmeye gittim - en uzak Avustralya'ya ulaştım ama bir kız yüzünden lanet olası bir ahmak gibi kısa kestim. Muhtemelen bu hayattaki en büyük pişmanlıklarımdan biridir.
  • I saw my old classmates when I went to the school reunion.
    Okul toplantısına gittiğimde eski sınıf arkadaşlarımı gördüm.
  • I didn’t go to the office or the teacher’s room but went straight into my first period
    Ofise ya da öğretmenler odasına gitmedim ama doğruca ilk dersimin olduğu sınıfa gittim.


2,106 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024