go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 1068 kişi  09 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » actually

actually

zf. aslında, gerçekte, doğrusu
  • You're actually making tremendous progress.
    Aslında muhteşem bir ilerleme kaydettin.

  • Actually $2.50.
    I bought a Milky Way.
    Aslında iki buçuk.
    Milky Way çikolatası almıştım.
  • Actually, I have to get
    home and change for work.
    Aslında eve gidip, iş için üstümü
    değiştirmem gerekiyor.
  • It's actually a very sentimental piece of music.
    Aslında çok duygusal bir müzik.

  • You'll actually be the
    first one to use it.
    Aslında bunu kullanan
    ilk kişi olacaksın.
  • We actually dated a few years ago.
    Aslında birkaç yıl önce çıkmıştık.

  • It was actually 3 years between albums. That seems like a long time to me.
    Todd Barry
    Aslında albümler arasında 3 yıl olmuştu.Bana çok uzun bir zaman gibi geliyor.
  • Since I have fair skin, I have to stay out of the sun. I can't stand the sun. I dyed my hair red for a while during the 1990s but I'm actually a natural blonde.
    Nicole Kidman
    Açık tenli olduğum için güneşten uzak durmalıyım. Güneşte duramam. 1990'larda kısa bir süreliğine saçımı kırmızıya boyadım ama aslında doğal sarışınım.
  • We can actually attract
    men of all types.
    ..aslında her çeşit adamı
    etkileyebiliriz.
  • I mean, actually alive and everything.
    ...yani işte, hâlâ hayattasın filan.
  • -I heard the sound in the bedroom again I know someone was in there
    -No one was.
    - Maybe actually in the bed under the covers, with a knife.
    -Yatak odasında yine bir ses duydum. Orada biri olduğunu biliyorum.
    -Kimse yoktu.
    -Belki örtünün altında bıçaklı biri gerçekten vardı.
  • -Going back there could be hazardous
    - I fail to see how It's an artificial environment.Can you actually die in there?
    -We don't know.
    -Oraya geri dönmek tehlikeli olabilirdi.
    -Nasıl suni bir çevre olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum. Orada gerçekten ölür müsün?
    -Bilmiyoruz.
  • -Didn't see you here I try to keep a low profile ?
    -I never really did like these things anyway.
    -You know, this has actually made quite an impression on me.
    -Burada göze batmamaya çalıştığımı görmedin mi?
    -Her ne olursa olsun böyle şeyleri hiç sevmem.
    -Biliyorsun, bu gerçekten bende iyi bir izlenim bıraktı.
  • -You actually make money by dressing up like a woman.
    - Oh, sure. You can make a fine living in a pair of heels!
    -Aslında sadece bir kadın gibi giyinerek para kazanabilirsin.
    -Ooo, tabi. Bir çift topukla iyi bir hayat yaşayabilirsin!
  • - Get off my porch.
    - You actually came.
    - Verandamdan çekil bakalım.
    - Gerçekten geldin.
  • - Miss Tse, where are you going? We can give you a ride.
    - It's okay. I'll take a cab.
    - Come on. Let us give you a ride. Where to?
    - Will it be much trouble?
    - No problem. We actually have nothing special to do.
    - Bayan Tse, nereye gidiyorsunuz? sizi bırakabiliriz.
    - Önemli değil. Taksiye binerim.
    - Hadi ama. Bırakın sizi bırakalım. Nereye?
    - Çok sorun olacak mı?
    - Problem değil. Aslında yapacak özel birşeyimiz yok.
  • - Miss Tse, where are you going? We can give you a ride.
    - It's okay. I'll take a cab.
    - Come on. Let us give you a ride. Where to?
    - Will it be much trouble?
    - No problem. We actually have nothing special to do.
    - Bayan Tse, nereye gidiyorsunuz? sizi bırakabiliriz.
    - Önemli değil. Taksiye binerim.
    - Hadi ama. Bırakın sizi bırakalım. Nereye?
    - Çok sorun olacak mı?
    - Problem değil. Aslında yapacak özel birşeyimiz yok.
  • - We actually have nothing special to do. Come on in. I'd like to buy some incense.
    - Perfect.
    - I know a show that sells funeral stuff.
    - I'm an expert in these. You've asked the right guy.
    - Aslında yapacak özel birşeyimiz yok. İçeri gel. Biraz tütsü almak istiyorum.
    - Mükemmel.
    - Cenaze eşyaları satan bir şov biliyorum.
    - Bunlarda uzmanımdır. Doğru kişiye sordun.
  • - We actually have nothing special to do. Come on in. I'd like to buy some incense.
    - Perfect.
    - I know a show that sells funeral stuff.
    - I'm an expert in these. You've asked the right guy.
    .
    - Aslında yapacak özel birşeyimiz yok. İçeri gel. Biraz tütsü almak istiyorum.
    - Mükemmel.
    - Cenaze eşyaları satan bir şov biliyorum.
    - Bunlarda uzmanımdır. Doğru kişiye sordun
  • - Actually I'm not on the street, Mom. I'm near the lake in the park.
    - What park?
    - Central Park.
    - My lord, what on earth are you doing in Central Park...at this time?
    - Aslında sokakta değilim, anne. Parkta gölün yanındayım.
    - Ne parkı?
    - Central Park.
    - Tanrım, bu saatte... Central Park'ta ne halt ediyorsun?

1,325 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024