go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 608 kişi  08 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » actually

actually

zf. aslında, gerçekte, doğrusu
  • People in that line of work almost never do quit unless it's actually unhealthy for them to continue.
    Devam etmeleri onlar için gerçekten zararlı olmadıkça bu görvin başındaki insanlar neredeyse hiç işlerini bırakmazlar.
  • So you wanna know why we call ourselves niggas. You actually use the term "niggers"?
    Demek neden kendimize “niggas” dediğimizi bilmek istiyorsun. Gerçekte siz “niggers” (zenciler) terimini kullanır mısınız?
  • There are some people who believe that these are not real stories with real people, but they actually are.
    Samantha Bee
    Bunların gerçek insanları olan gerçek hikayeler olmadığına inanan bazı insanlar vardır,fakat onlar gerçekten gerçektirler.
  • You know, I-I was actually hoping
    Bu süveteri geri
    verme konusunda...
  • Talk to the guy in the assembly line who actually built the thing.
    Bu parçayı asıl oluşturan montaj hattındaki kişiyle konuş.
  • Great moments in science: Einstein discovers that time is actually money.
    Gary Larson
    Bilimdeki büyük anlar: Einstein vaktin nakit olduğunu keşfeder.
  • I actually like ponies.
    Ben aslında midillileri severim.

  • I've actually heard of single guys who wear wedding bands to attract women.
    Bekar erkeklerin kadınları etkilemek için yüzük taktıklarını duymuştum.

  • Actually, I'm almost happy to hear it.
    Aslında, neredeyse bunu duyduğuma memnun oldum.

  • Well, actually, it's a funny story.
    Aslında, komik bir hikâye.

  • Actually, I never had any formal training.
    Aslında, hiç ciddi anlamda bir çalışmam olmadı.

  • Actually, I'm surprised that Charlie didn't go first.
    Aslında, Charlie'nin daha önce gitmediğine şaşırdım.

  • Uh, actually, I came in here for a little quiet time.
    Aslında, buraya kafamı dinlemek için geldim.

  • Actually, I could have been a dancer.
    Aslında, balerin olabilirdim.

  • He didn't actually move,
    he's just visiting!
    Aslında taşınmadı, sadece ziyaretteydi!
  • Actually, I'm pretty fine now.
    Aslında şu anda oldukça rahatım.

  • Actually, I'm pretty fine now.
    Aslında şu anda oldukça rahatım.

  • It's not really coming in pieces. It's coming in flakes. Cooking it at 325 was actually the right thing to do.
    Aslında parçalar halinde gelmiyor. Taneler içinde geliyor. 325 derecede pişirmek, aslına bakarsan yapılması gereken şeydi.
  • It's actually hiscasa, but the dehumidifier
    and the night-light belong to me.
    Aslında onun evi, ama nem giderici
    ve gece lambası bana ait.
  • Actually, he found me.
    Aslında o beni buldu.


1,325 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024