go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 810 kişi  03 May 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

going

went, gone, going, goes
i. gidiş, gitme, yol durumu, tempo, gidişat
s. giden, işleyen, başarılı (iş), satılan (mal)
  • Nothing. I told you she's
    going through a bad breakup.
    Hiçbir şey. Sana söyledim ya,
    kötü bir ayrılık yaşıyor.
  • We're going to be in a nice clean hospital with no visitors.
    Hiç ziyaretçisi olmayan, temiz,gğzel bir hastanede olacağız.
  • Don't tell anyone that l've told you this.Otherwise...l don't know how they're going torture me.
    Hiç kimseye sana bunu anlattığımı söyleme. Yoksa.. Bana nasıl işkence yapacaklarını bilmiyorum.
  • Moving fast is not the same as going somewhere.
    Robert Anthony
    Hızlı hareket etmek,bir yere gidişle aynı değildir.
  • He's going to traffic school, anyway.
    Herhalükârda trafik okuluna gidecek.

  • I like going to the gym every day.
    Frank Bruno
    Hergün spor salonuna gitmekten hoşlanırım.
  • Herb and I are going to have a baby.
    Herb'le benim bir bebeğimiz olacak.

  • It's going to be okay.
    Her şey düzelecek.
  • Anyways, I don't think
    it's going to get serious.
    Her neyse, ben zaten ciddi
    bir şey olacağını sanmıyorum.
  • Whatever it is, it's major. Something is definitely going on down there.
    Her ne ise büyük birşey. Orada kesinlikle birşey oluyor.
  • I've always been nervous about going through these things.
    Hep bunlardan geçerken kendimi rahatsız hissetmişimdir.

  • What is your ambition?
    l'm just going to make lot of money and be very famous and get a house in New York
    Hedefin nedir?
    Çok para kazanacağım, çok ünlü olacağım ve New York'ta bir ev satın alacağım.
  • No, I'm not going to ask her for a prenup.
    Hayır, ona anlaşma ister mi
    diye sormayacağım.
  • Uh, no, we really should be going.
    Hayır, gerçekten gitmeliyiz.

  • No! I'm not going up there!
    Hayır! Oraya çıkmıyorum.

  • Go ahead. Ask me how it's going with somebody.
    Haydi. Bana birisini sor.

  • Come on, kids.
    We're going back to the house.
    Haydi, çocuklar.
    Eve geri dönüyoruz.
  • I'm going to the hospital to get every damn medical test known to man.
    Hastaneye gidip, bilinen bütün lanet tahlilleri yaptıracağım.

  • What a delight, Harold,to bump into you again.I knew we were going to be good friends.
    Harold,seni yeniden görmek ne kadar güzel.İyi arkadaş olacağımızı biliyordum.
  • It was going great.
    Or that's what I thought.
    Harika gidiyordu.
    Ya da ben öyle düşünüyordum.


6,042 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024