go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 556 kişi  27 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

write

wrote, written, writing, writes
f. yazmak
i. yazı yazma
  • I came back to L.A.
    hoping to write film sres.
    …L.A.’e dönüp, film müziği
    bestelemeyi umuyordum.
  • I planned to write a book about using the new software program, but someone else beat me to the draw.
    Yeni yazılım proğramını kullanma hakkında bir kitap yazmayı planladım,fakat başka biri ben yazmadan önce yazdı.

  • Either write something worth reading or do something worth writing.
    Benjamin Franklin
    Ya okumaya değer bir şey yaz yada yazmaya değer bir şey yap.
  • Do you have to be depressed to write a sad song?Do you have to be in love to write a love song?
    Üzücü şarkılar bestelemek için ille de depresyonda olmak mi zorundasın? Aşk şarkıları yazmak için aşık olman mı gerekiyor?
  • I write this now as I am not sleepy, though I must try again.
    Tekrar denemek zorunda olsam bile, ben uykulu olmadığım için bunu şimdi yazarım ,
  • After being Turned Down by numerous Publishers, he had decided to write for Posterity.
    George Ade
    Sayısız yayıncı tarafından reddedilmesinin ardından Posterity'i yazmaya karar vermişti.
  • I must not write a word to you about politics, because you are a woman.
    John Adams
    Politika hakkında sana bir kelime yazmamalıyım,çünkü sen bir kadınsın.
  • The fact that we write about it doesn't mean we play better than ordinary players at all.
    Al Alvarez
    Onun hakkında yazı yazmamız gerçeği,hiç bir şekilde sıradan oyunculardan daha iyi oynadığımız anlamına gelmez.
  • Don't write anything bad about her.
    Onun hakkında kötü hiçbir şey yazma.
  • Do I have to write him a note or something?
    Ona bir teşekkür notu falan yazmam gerekir mi?

  • Oh, well, a journal is a book in which you write daily entries about things that happen to you.
    Oh,pekala günlük dediğin senin başına gelenleri hakkında günlük yazı yazdığın bir defterdir.
  • So get don to write it.
    We can't lose this.
    O zaman Don'un yazmasını iste.
    Bu işi kaybedemeyiz.
  • Maybe I should dip that thing
    in some ink and write with it.
    O şeyi mürekkebe batırıp onunla mı
    yazsam?
  • He said something nice about me. I must write this down in my diary.
    O hakkımda güzel bir şey söyledi. Bunu günlüğüme yazmalıyım.
  • What are you gonna do with that fancy NYU diploma?
    I'll frame it. Then I'll write my memoirs.
    O afilli NYU diploması ile ne yapacaksın?
    Çerçeveleteceğim. Sonra da hatıralarımı yazacağım.
  • We can neither write nor read. Light a candle in every room.
    Ne yazabiliyoruz ne de okuyabiliyoruz. Her odaya bir mum yak.
  • My accountant will write it off as a tax deduction. l'll pay for it.
    Muhasebecim onu vergi indirimi olarak iptal edecek. Bedelini ödeyeceğim.
  • So you were gonna write it
    on an envelope.
    Mektup mu yazacaktın yani?
  • My daughter used to write letters.
    Kızım eskiden mektup yazardı.
  • There are writers who say they have no social responsibility except to write a good book, but that doesn't satisfy me.
    Sheri S. Tepper
    İyi bir kitap yazmaktan başka hiçbir sosyal sorumlulukları olmadığını söyleyen yazarlar var ama bu beni tatmin etmiyor.

1,872 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024