go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 936 kişi  02 Haz 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

that

zm. şu
s. öteki
zf. bu kadar
  • Art is the lie that enables us to realize the truth.
    Pablo Picasso
    Sanat, doğruyu anlamamızı sağlayan yalandır.
  • The uglier the art, the more it's worth.
    This must be worth a fortune.
    That's right.
    It's by that famous guy, Segal.
    Sanat ne kadar çirkinse, o kadar değerlidir.
    Bu bir servet değerinde olmalı.
    Doğru.
    Şu meşhur adamın eseri, Segal'ın.
  • I've also given you a tonic.. that will help to restore your appetite.
    -Thank you very much, sir.
    Sana tonik de verdim. Bu iştahını düzeltmeye yardım edecek.
  • Let me tell you that so you will know what we four know already, for I have tell them.
    Sana söylememe izin ver ki böylece bizim dördümüzün daha önceden bildiğini sende öğren,zira onları söylemek zorundayım.
  • There is something I haven't told you. It hasn't been easy accepting the idea that my job requires me to collaborate with my father's killer.
    Sana söylemediğim bir şey var. İşimin babamın katiliyle işbirliği yapmamı gerektirdiği düşüncesini kabullenmek kolay olmadı.
  • First you have to say
    that you'll do it
    Sana söylemeden önce yapacağını
    kabul...
  • I told you. I'm not gonna do that.
    Sana söyledim. Bunu yapmayacağım.

  • I ask to you because it seems that you were taking the tablet.
    Sana soruyorum, çünkü hapı sen alıyordun gibi görünüyor.
  • I begged you for years to let me turn that into a game room.
    Sana senelerce orayı oyun odası yapalım diye yalvarmıştım.

  • I tell you that he is a clever and dangerous man.
    Sana onun akıllı ve tehlikeli bir adam olduğunu söylüyorum.
  • l can't begin to tell you how much l hate that commercial.
    Sana o reklamdan ne kadar nefret ettiğimi anlatamam.

  • Believe me that I am very, very grateful to you!
    Sana minnettah olduğumdan emin olabilirsin.

  • How often have l told yo you should retrain for another job .Then you wouldn't have to stand in that cold-store. lt's unhealthy,
    Sana kaç kez bir başka iş için eğitim görmen gerektiğini söyledim. O zaman bu soğuk dükkanda böyle durmak zorunda kalmazdın. bu çok sağlıksız.
  • I don't believe you. I
    put that thing on my face.
    Sana inanmıyorum. O şeyi
    yüzüme sürüyorum ben!
  • You're unbelievable. Is TV that important to you?
    Sana inanamıyorum. Tv senin için bu kadar önemli mi?

  • I was sure that I might rely on you.
    sana güvenebileceğime emindim.
  • He told you that?
    Sana bunu mu söyledi?

  • But I tell you something, Carrera: That rifle will soon give you enormous pleasure. Take aim, take up the slack and pull the trigger.
    sana bir şey söyleyeyim Carrera: o tüfek sana yakında çok büyük keyif verecek.nişan al,gevşe ve tetiği çek.
  • Where's that watch we bought you?
    Sana aldığımız kol saatin nerede?

  • Samsa threw the blanket over his shoulders, Samsa just came out in her nightdress; and that is how they went into Gregor's room.
    Samsa battaniyeyi omuzlarına attı ,gece elbisesiyle dişarı çıktı,ve o,Gregorun odasına gittiği şekildi.

54,454 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024