go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 347 kişi  19 Nis 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri

carry

carried, carried, carrying, carries
f. taşımak, sevketmek
i. menzil
  • Your niece doesn't have a license
    to carry a concealed weapon, does she?
    Yeğeninin silah taşıma
    ruhsatı yok, değil mi?
  • Can I carry it on the plane with me?
    Uçakta yanımda taşıyabilir miyim?

  • Did they...? Did they carry it in rolls in their duffel bags?
    Taşı...? O kalın çantalarının içinde rulo şeklinde mi taşıyorlardı?

  • Did they...? Did they carry it in rolls in their duffel bags?
    Taşı...? O kalın çantalarının içinde rulo şeklinde mi taşıyorlardı?

  • Oh my god. You want me
    to carry your child?
    Tanrım, Benden çocuğunuzu
    doğurmamı mı istiyorsunuz?
  • The taxi driver managed to carry them.
    Taksi sürücüsü onları taşımayı başarmıştı.

  • Well, they’re too heavy for me to carry, and I don’t see any luggage carts.
    Şey, benim taşıyabilmem için fazla ağırlar ve hiç bagaj aracı görmüyorum.

  • carry out or perpetrate
    suç işlemek
  • They're licensed to carry firearms.
    Silah taşıma ruhsatları var.
  • An angel is a belief.. with wings and arms that can carry you. It's not to be afraid of. If it can't hold you up...seek for something new.
    Melek bir inançtır.. seni taşıyabilen kanatları ve kollarıyla. korkulacak bir şey değildir. Seni kaldıramazsa... yeni bir şey ara.
  • No, I don't. I never carry change.
    Hayır,yok. Asla bozuk para taşımam.

  • Now, you ladies, carry on.
    Evet hanım evlatları,
    işinizin başına.
  • Don't go too far from the house. Stay close to me, and always carry the gun.
    Evden fazla uzaklaşma. Yakınımda kal ve her zaman yanında silah bulundur.
  • Don't go too far from the house. Stay close to me And always carry the gun.
    Evden çok uzaklaşma. Bana yakın ol ve herzaman silah taşı yanında.
  • If you're using my marriage as some victory......then there's no reason why you shouldn't go back.You gave me my first glimpse of a real life......and then you told me to carry on with a false one.No one can endure that.
    Eğer evliliğimi bir çeşit zafer olarak kullanıyorsan…geri gitmemen için hiçbir sebep yok. Gerçek bir hayatın nasıl olacağına dair ilk işaretleri bana sen verdin…ve sonra düzmece bir şeyle devam etmemi söyledin.Kimse buna katlanamaz.
  • Because they need a healthy
    female body to carry the baby.
    Çünkü bebeği taşıyacak sağlıklı
    bir kadın gerekli.
  • I realize now that it is too late......that honor does not live in a name. It is about what you carry in your heart.
    Çok geç olduğunu şimdi fark ediyorum... şeref bir isimde yaşamaz. Kalbinde ne taşıdığınla alakalıdır.
  • It isn't a big deal to carry cement sacks. You're right, but it takes strength and this kid looks too weak.
    Çimento torbalarını taşımak öyle büyük bir iş değil. Ama haklısın, kuvvet isteyen bir iş ve bu çocuk da çok çelimsiz görünüyor.
  • It's a woman's responsibility
    to carry it to term.
    bunu taşımak kadının sorumluluğundadır.
  • Help me, my darling. Carry away this sack of gold.
    Bana yardım et hayatım. Şu altın çuvalını alıp götür.

428 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024