go
Logo
twitter twitter
çevrimiçi: 566 kişi  28 Mar 2024 
 Boşluk doldurma (kelimeler)
 Boşluk doldurma (fiiller)
 Kelime tamamlama
 Fiil tamamlama
 Kelime Eşleştirme
 Fiil Eşleştirme
 Kelime Telaffuzları
 Fiil Telaffuzları
 Fiil çekim testleri
Top 5000 » driving

driving

drove, driven, driving, drives
s. araba kullanma, harekete geçiren, sürücü, şoför, enerjik, canlı, hareket ettirici
i. sürme, kullanma, sevk, araba gezintisi
  • The three jerks driving this van.Look at this.
    Üç serseri minibüsü sürüyorlar. Şuna bak.
  • Forget it, you are not driving my car until you get a learner's permit.
    Unut gitsin, öğrenci ehliyeti alıncaya kadar, arabamı kullanmıyorsun.

  • Are you driving yourself, Boss?
    Is your wife coming with you?
    Sen mi kullanacaksın, patron?
    Karın da geliyor mu?
  • Don't be ridiculous.
    I'm driving you.
    Saçmalama, seni ben götürüyorum.
  • I was driving home on the Palisades Parkway...
    Palisades Parkway'den eve geri dönerken...

  • The student wasn`t driving carefully.
    Öğrenci dikkatli sürmüyordu.

  • A middle- aged woman was driving a Chevrolet.
    Orta yaşlı bir kadın bir Chevrolet sürüyordu.

  • Right behind her a teenage student was driving an old Ford.
    Onun hemen arkasında bir genç öğrenci, eski bir Ford sürüyordu.

  • W-What does that...
    ? What are you driving at?
    N - Neydi şimdi bu?...
    Ne demeye çalışıyorsun?
  • It was horrible but driving fast behind the ambulance was fantastic.
    Korkunçtu ama ambulansın arkasından hızla ilerlemek fantastikti.
  • Who was driving the vehicle during the accident ?
    Kaza sırasında aracı kim kullanıyordu?
  • Only took six hour of driving through the forest in the dark.
    Karanlıkta ormanı geçmek sadece altı saat sürdü.
  • The woman was driving slowly and carefully.
    Kadın dikkatli ve yavaş sürüyordu.

  • Humans have fear of flying, same way fish have fear of driving.
    İnsanların uçma korkusu var, balıkların araba kullanma korkusu gibi.

  • Come on, you're driving me to Chelsea's.
    Hadi, beni Chelsea'nin evine götür.

  • l'm just in a really bad mood. My parents are driving me crazy. My stepmom is such a pain.
    Gerçekten çok kötü bir ruh halindeyim. Ebeveynlerim beni çıldırtıyor. Üvey annem tam bir baş belası.
  • Yes, I was driving,
    Evet, ben kullanıyordum,...
  • I really appreciate you getting up so early and driving me to work.
    Erkenden kalkıp beni işe bıraktığın için sana minnetarım.

  • He’s taken the driving test three times, but he hasn’t been able to pass the test yet.
    Direksiyon sınavına üç kez girmiştir fakat henüz sınavı geçememiştir.

  • Dick and Janet were driving along a quiet country road in Ohio.
    Dick ve Janet, Ohio’da sessiz bir köy yolunda arabayla gidiyorlardı.


224 c?mle
Cümle Sözlük, bir Onur-Hoca projesidir. cumlesozluk.com © 2009 - 2024