-They say he'll retire soon and you'll replace him.
- lf l do, l'll give our venerable association a thorough shake-up.
-ln what way?
-By flushing out nostalgic and revanchist sentiments.
-Dediklerine göre yakında emekli olacakmış ve yerine sen geçecekmişsin.
-Eğer onun yerine geçersem, değerli cemiyetinizi şöyle baştan aşağıya bir silkeleyeceğim.
-Ne şekilde?
-Nostaljik ve intikam hırsının esiri olmuş düşünceleri hızla yok ederek.
-Do you understand ?
-No, but understanding is not required. Only obedience.
-Good! Your arrival is well-timed.We are displaying our rituals,our religions and our sacred days.
-Anlıyor musun?
-Hayır ama anlayış gerekmiyor. Sadece itaat.
-Ala! Geliş zamanın harika. Rituellerimizi, dinlerimizi ve kutsal günlerimizi tanıtıyoruz.
- He left your bed, to wind up in the claw of the most evil of creatures. What lack of respect for you! That woman is your rival, and our worst enemy. Let's work together for her downfall.
- Yaratıkların en kötüsünün pençesine düşmek için senin yatağını bıraktı. Sana karşı ne büyük bir saygı eksiği. Bu kadın senin rakibin, bizim en büyük düşmanımızdır. Haydi hep birlikte onun çoküşü için çaışalım.
- l endanger the security of our country. He's sure that there is someone here at the embassy.. . who's in league with foreign terrorists. And because of whom his life is now in danger. That man is among the four of you.
- Ülkemizin güvenliğini tehlikeye atıyorum. Burada elçilikte yabancı teröristlerle aynı birlikte olan biri olduğundan emin. Ve bu kişi yüzünden onun hayatı şu anda tehlikede. Bu adam sizin dördünüzün arasında.
- Death to our country's enemies! Compassion for these wretched ones! Hear me, King hear me, young hero listen to wise counsel! They are our enemies,and bold they are.
- Ülkemizin düşmanlarına ölüm! Biçarelere merhamet! Duy beni, Kralım, duy beni, genç kahraman, bilge danışmanlarımızı dinle! Onlar ki bizim düşmanımız ve onlar ki cesurlar.
- Can't sleep? Me neither. Want to go somewhere?
- Now? It's 3 a. m. The whole world is sleeping.
- Not the whole world.
- Is this a date?
- Just an appointment.
- We can rest, if you want.
- Well, then rest. See you later. I wish we could go swimming. Why can't we?
- In our clothes? Oh, my God! You can't take off your clothes in a state park!
- You need to learn to take a day off. Come on!
- Uyuyamadın mı? Ben de. Bir yere gitmek ister misin?
- Şimdi mi? Saat sabahın 3'ü. tüm dünya uyuyor.
- Tüm dünya değil.
- Bu bir randevu mu?
- Hayır bir buluşma.
- Dinlenebiliriz, istersen.
- Peki, dinlen o zaman. Sonra görüşürüz. Keşke yüzmeye gidebilseydik. Neden gidemiyoruz?
- Elbiselerimizle mi? Oh aman Tanrım! Devlet parkında kıyafetlerini çıkaramazsın.!
- Bir gün izin yapmayı öğrenmen gerek. Hadi ama!
-Is the premier threatening to explode it, if our planes carry out their attack?
-No, sir. It is not a thing a sane man would do.
- Uçaklarımız saldırıya devam ettiği takdirde, onu patlatmakla mı tehdit ediyor bizi hükümet başkanı?
-Hayır, efendim. Aklı başında bir adamın yapacağı bir şey değil bu.
- I must have scratched your cheek with my fingernail.
- Let me see. I think it's bleeding. My handkerchief... No, it is clean. Our artist is wounded.
- I'm so clumsy.
- Stay calm now.
- Tırnaklarımla yanağını çizdim galiba.
- Bakiyim. Sanırım kanıyor. Mendilim... Yo yo temiz. Sanatçımız yaralandı.
- Çok sakarım.
- Sakin ol.