En çok kullanılan kelimeler
En çok kullanılan fiiller
Boşluk doldurma (kelimeler)
Boşluk doldurma (fiiller)
Kelime tamamlama
Fiil tamamlama
Kelime Eşleştirme
Fiil Eşleştirme
Kelime Telaffuzları
Fiil Telaffuzları
Fiil çekim testleri
|
broke,
broken,
breaking,
breaks
s. züğürt, meteliksiz, beş parasız (Argo), cebi delik, iflas etmiş - I'm weak because you broke my spirit at age five.
Zayıfım çünkü beş yaşında
şevkimi kırdın. - I mean,we just broke up and he's
already sleeping with another woman? Yani, daha yeni ayrıldık ve şimdiden
başka bir kadınla mı yatıyor? - Her machine broke, and she's been using her old machine.
Telesekreteri kırılmış ve eskisini kullanmak zorunda kalmış.
- His voice broke a little, and he went on with a voice full of pity.
Sesi biraz kırıktı,ve acıma dolu bir sesle devam etti. 18.08.2010 karani - ?eviren: Duran !- I know it was you, Fredo.
You broke my heart. Senin olduğunu biliyorum, Fredo.
Kalbimi kırdın. - I'm sorry she broke your heart.
Seni kırdığı için çok üzüldüm. - I already broke the seal on the condom!
Prezervatifin ambalajını açtım bile! - She was kind of shook up after I broke it off with her.
Ondan ayrıdıktan sonra biraz sarsıldı.
- I found out about Captain McCluskey,
who broke Mike's jaw. McCluskey hakkında bazı şeyler öğrendim. - I broke the cocktail waitress's nose I mean, I accidentally did that.
Kokteyl getiren garsonun burnunu kırdım, yani yanlışlıkla öyle oldu. - It drifted onto rocks and broke in half.
Kayalıklara sürüklendi ve ikiye ayrıldı.
- You broke my heart!
Kalbimi kırdın! - No, look. This is when Judith and Herb broke up.
Hayır, bak. Bu Judith ile Herb'ün ayrıldığı zaman.
- Last year she shouted at the crowd,and broke her racket on the ground during the final of the Texas Championship.
Geçen yıl, Teksas Şampiyonasında kalabalığa bağırdı ve yerde raketini kırdı.
- Remember when he fell and broke his shoulder at the wedding reception?
Evlilik merasiminde onun düşüp omzunu kırdığı zamanı hatırlıyor musun? - Yeah, I broke up with Celeste.
Evet, Celeste'ten ayrıldım. - If by carefree, you mean broke and
lonely, everybody would've figured. Eğer gamsız derken, parasız ve yalnız
kalmayı diyorsan, herkes düşünürdü. - Man, I'm broke I gotta get gas tomorrow...and dude's talking about making a feature film, shit.
Dostum, ben beş kuruşsuz kalmışım, yarın benzin almam gerekiyor. Arkadaşım ise kalkmış bir film çekelim diyor, ne saçmalık! - You're the reason
Celeste broke up with me. Celeste'nin benden ayrılmasının
sebebi sensin. - And that broke your heart.
Bu da senin kalbını kırdı.
201 c?mle
|