Toefl-ielts-toeic kelimeleri

• coincidence: i. denk gelme, tesadüf, rastlantı; çatışma
• coincident: s. tesadüf eden, rastlayan, tutarlı olan, uyan
• collaborate: f. işbirliği yapmak, el ele vermek, birlik olmak; düşmanla birlik olmak
• collapse: f. çökmek i. çökme, yıkılma
• collapsible: s. açılır kapanır, portatif; katlanır
• colleague: i. meslektaş, iş arkadaşı
• collective: i. topluluk adı; ortaklaşma, ortak girişim, ortaklaşa çiftlik s. müşterek, ortaklaşa, genel, toplu, ortak
• collector: i. koleksiyoncu, toplayıcı, toplayan kimse, tahsildar, yardım toplayan kimse, kolektör
• collegian: i. üniversiteli, üniversite mezunu, kolejli
• collide: f. çarpmak, çarpışmak, çatışmak; zıt düşmek, ters düşmek
• collier: i. madenci, kömür ocağı işçisi, kömür gemisi, kömür gemisi işçisi
• collision: i. çarpışma, toslama, çatışma, fikir ayrılığı
• colloquial: s. konuşma diline ait, günlük konuşma dilinde
• colloquialism: i. konuşma dili sözcüğü, konuşma dili deyimi
• colloquy: i. diyalog, karşılıklı konuşma
• collusion: i. hile, gizli anlaşma, dolap (Argo)
• colossus: i. dev, dev heykel, devasa şey
• comely: s. güzel, çekici, yakışıklı; alımlı, uygun
• comestible: s. yenilebilir
• comical: s. komik, garip, tuhaf, acayip
• commemorate: f. anmak
• commentary: i. yorum, açıklama, eleştiri, tefsir
• commingle: f. karışmak, kaynaşmak, karıştırmak, kaynaştırmak
• commissariat: i. destek hizmetleri; levazım sınıfı
• commission: f. görevlendirmek, yetkilendirmek i. görev, terfi
• commitment: i. vâât, taahhüt, hapis hükmü
• committal: i. söz, taahhüt, teslim etme; hapse atma; sevketme, suç işleme
• commodity: i. eşya, mal, emtia; hammadde
• commotion: i. karışıklık, kargaşa, heyecan, ayaklanma, telaş, koşuşturma
• commute: f. değiştirmek, değiş tokuş etmek
• comparable: s. kıyaslanabilir, karşılaştırılabilir, kıyas götürür
• comparative: s. kıyaslamalı, orantılı; karşılaştırma yoluyla yapılan; uygun; üstünlük derecesini gösteren
• comparison: i. kıyaslama, karşılaştırma, mukayese, benzerlik, benzetme, kıyas, üstünlük derecesini gösterme
• compensate: f. telâfi etmek, eşitlemek
• competence: i. yetenek; yeterlik, ehliyet, yetki, geçinip gidecek kadar gelir
• competent: s. yeterli, yetenekli, ehil, yetkili; yasal
• competitive: s. yarışmaya dayanan, rekabete dayanan, rekabet edebilen, rakip olan, hırslı
• competitor: i. rakip, yarışmacı, yarışçı
• complacence: i. memnuniyet, gönül rahatlığı, halinden memnun olma
• complacent: s. halinden memnun, rahat; ilgisiz, boşveren
• complaisance: i. tolerans, göz yumma, hoşgörü, lütuf, nezaket
• complaisant: s. müsamahakâr, hoşgörülü, nazik
• complement: f. tamamlamak i. tamamlayıcı, bütünleyici şey, tümleç, tamlık, bütün, tam kadro, bütünler açı
• complex: i. kompleks, karışık şey s. karmaşık
• compliant: s. uysal, itaatkâr, yumuşak başlı
• complicate: f. zorlaştırmak; içinden çıkılmaz hale getirmek, karıştırmak, güçleştirmek
• complication: i. karışıklık, karmaşa, zorluk, komplikasyon; hastalığın başka bir hastalıkla karışması
• complicity: i. yardakçılık; suç ortaklığı
• compliment: f. övmek i. iltifat
• component: i. parça, eleman, bileşen, öğe, tamamlayıcı parça s. bileşen, bileşimde yeralan, tamamlayıcı