Kpds Kelimeleri

• commemorate: f. anmak
• commend: f. övmek, methetmek; saygılarını sunmak, emanet etmek; tavsiye etmek
• commerce: i. ticaret, iş, alım satım; ilişki; cinsel ilişki
• communicate: f. iletişim kurmak
• compare: f. karşılaştırmak, kıyaslamak, benzetmek, karşılaştırılmak, benzemek, üstünlük derecesini göstermek
• compensation: i. telâfi
• compete: f. yarışmak, mücâdele etmek
• competent: s. yeterli, yetenekli, ehil, yetkili; yasal
• competition: i. yarışma, rekabet, çekişme
• competitive: s. yarışmaya dayanan, rekabete dayanan, rekabet edebilen, rakip olan, hırslı
• compile: f. derlemek, toplamak, telif etmek, sıralamak
• complaint: i. şikâyet, sitem, ağlayıp sızlanma, yakınma; suçlama, iftira; dert, rahatsızlık, şikâyet sebebi
• complete: f. tamamlamak s. tam, bütün
• compose: f. oluşturmak, bestelemek
• composed: s. sakin, kendi halinde
• compromise: f. uzlaştırmak, ara bulmak i. uzlaşma, taviz
• compromised: dahilen
• compute: f. hesaplamak, hesap etmek; bilgisayar kullanmak
• computerize: [computerize (Amer.) ] f. bilgisayarla hesaplamak, bilgisayar programına sokmak, bilgisayar kurmak
• conceal: f. gizlemek, saklamak; örtbas etmek, örtmek
• conceive: f. aklı almak, düşünmek, tasavvur etmek, anlamak, kavramak; ifade etmek, yazmak, ortaya çıkarmak; yaratmak, gebe kalmak
• conceptualize: canlandir
• concession: i. kabul, teslim, taviz, ödün, ruhsat, izin, imtiyaz, ayrıcalık
• conciliate: f. gönlünü almak, dostluğunu kazanmak, yatıştırmak, uzlaştırmak, barıştırmak
• concurrence: i. rastlantı, kesişim, zamanlaması rastlama, uyuşma, kesişme noktası, fikir birliği, elbirliği
• condense: f. sıvı hale dönüşmek (gaz), yoğunlaşmak, koyulaşmak, yoğunlaştırmak
• condescent:
• conduct: f. rehberlik etmek, yönetmek i. hareket, davranış, yönetim
• confidence: i. güven, inanç, kendine güven
• confidential: s. gizli, mahrem; güvenilir, emin, güven veren
• confirm: f. doğrulamak, tasdiklemek, onaylamak, tasdik etmek, kuvvetlendirmek, takviye etmek; kiliseye kabul etmek
• confiscate: f. kanunen el koymak, haczetmek, kamulaştırmak; istimlak etmek
• confiscated:
• conflict: f. çekişmek, anlaşmazlığa düşmek i. kavga, çekişme
• confront: f. yüz yüze getirmek, yüzleştirmek, karşılaştırmak, karşı koymak
• congenial: s. kafa dengi, uygun, uyumlu, cana yakın, sempatik, hoş
• congenital: s. yaradılıştan olan, doğuştan
• congragate:
• congratulate: f. tebrik etmek
• conjecture: f. varsaymak; sanmak, zannetmek; kestirmek; tahmin etmek i. tahmin, varsayım
• conscientious: s. vicdanlı, insaflı, dürüst, hakçı
• consecutive: s. ardışık, birbirini izleyen, ardarda
• consent: f. kabul etmek, izin vermek i. izin, rıza
• consequence: i. sonuç, netice, eser, semere, önem
• conserve: f. korumak, muhafaza etmek, konservesini yapmak i. reçel
• consider: f. göz önünde tutmak
• considerably: z. epeyce, oldukça.
• consist of: meydana gelmek, oluşmak
• consistent: s. tutarlı, uygun
• consistently: zf. tutarlı olarak, uyumla, kalıcı biçimde, sürekli